| Onların hepsine sahip olabilmek için her şeyi yapmaya hazır mısın? | Open Subtitles | هل أنت على استعداد للقيام بكل ما يلزم لتحظي بكل ذلك؟ |
| -Bunu yapmaya hazır olduğuna emin misin? | Open Subtitles | ، انت متأكد من أنك على استعداد للقيام بذلك؟ |
| Veriliyorsan ona bu fırsatı ver ama gerekeni yapmaya hazır ol veya yan. | Open Subtitles | حسنا، يعطيه فرصة أن إذا كنت لا بد، لكن تكون على استعداد للقيام ما هو ضروري أو حرق. |
| Senin aksine, alışması için her şeyi yapmaya hazırım. | Open Subtitles | على خلافك، أنا على استعداد للقيام بكل ما يتطلبه الأمر لتكون كذلك |
| O deli, havada zıplamayı yapmaya hazırım. | Open Subtitles | أنا على استعداد للقيام بذلك مجنون، شيء ثاب. |
| Ve ne olursa, olsun yapmaya hazırım. | Open Subtitles | وأنا حقا -- أنا على استعداد للقيام كل ما يتطلبه الأمر. |
| Bunu yapmaya hazır mısın? | Open Subtitles | لذلك كنت على استعداد للقيام بذلك؟ |
| Bunu yapmaya hazır mısın? | Open Subtitles | هل أنت على استعداد للقيام بذلك؟ |
| Bunu yapmaya hazır mısın? | Open Subtitles | هل أنت على استعداد للقيام بذلك؟ |
| Üzgünüm, ben bunu yapmaya hazır değilim. | Open Subtitles | آسفة، لست على استعداد للقيام بذلك |
| Bunu yapmaya hazır mısın? | Open Subtitles | هل أنت على استعداد للقيام بذلك؟ |
| Bunu yapmaya hazır değilim. | Open Subtitles | لست على استعداد للقيام بذلك. |
| Bunu yapmaya hazır mısın? | Open Subtitles | - أنت على استعداد للقيام بذلك؟ - نعم. |
| Claire'ye söyle Whele Kulesini geri almak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım. | Open Subtitles | أخبر كلير وأنا على استعداد للقيام بكل ما يلزم للعودة الى برج Whele. |
| Ne gerekiyorsa yapmaya hazırım. | Open Subtitles | أنا على استعداد للقيام بكل ما يلزم |
| "Ben senin işini yapmaya hazırım, işte buradayım" | Open Subtitles | "أنا على استعداد للقيام عملية الخاص بك. أنا هنا." |
| Bunu yapmaya hazırım. | Open Subtitles | أنا على استعداد للقيام بذلك. |