Hiçbir şey bulamadıysak bile, en azından söylentileri asılsız çıkarırız. | Open Subtitles | إذا حصلنا على شىء عدا ذلك على الأقل كنا سنروج بعض الإشاعات |
Savaş zamanında, en azından yiyecek hisseleri vardı. | Open Subtitles | على الأقل كنا نحصل أثناء الحرب على حصص غذائية |
Ama en azından dışarı çıkış saatleri vardı. | Open Subtitles | لكن على الأقل كنا نحصل على أوقات في الخارج في الهواء الطلق |
en azından fabrika gelmeden önce öyleydik. | Open Subtitles | على الأقل كنا هكذا قبل أن يتم بناء المصنع |
Bak, daha önce kendimizi berbat hissediyorduk ama en azından hep beraber berbat hissediyorduk. | Open Subtitles | كنا جميعاً نشعر بالسوء قبل قليل و لكن على الأقل كنا نشعر بذلك معاً |
Yani, en azından kanun adamıydım ta ki bu adamın vefat eden sevgili babası, hukukçu ordusunu üzerime salıp itibarımla oynun oynayana kadar, öyle değil mi? | Open Subtitles | أو على الأقل كنا من قبل، إلى أن قام والد هذا الرجل، بتوكيل مجموعة من المحاميين ضدي، كي يتراقصوا على سمعتي، أليس كذلك؟ |
en azından davada ilerleme kaydederdik. Şaka yapıyorum. | Open Subtitles | على الأقل كنا لنصل لمكان ما في القضية , أنا أمزح |
en azından her zamanki gibi davranıyoruz. | Open Subtitles | لكن على الأقل كنا جميعاً منتظمين |
Ama en azından yeterince şanslıyız. | Open Subtitles | لكن على الأقل كنا محظوظين بما يكفي |
en azından bunu birlikte yaşadık. | Open Subtitles | حسناً، على الأقل كنا نعيشها معاً. |
en azından eskiden severdik. | Open Subtitles | على الأقل كنا كذلك |
en azından bir şeyler yapıyorduk. | Open Subtitles | على الأقل كنا نفعل شئ ما |
en azından yakındı. | Open Subtitles | على الأقل كنا قريبين. |
Evet ama en azından Percy'nin nerede olduğunu biliyorduk. | Open Subtitles | (أجل، ولكننا على الأقل كنا على دراية بمكان (بيرسي |
- en azından Lallybroch'u kurtarabildik. | Open Subtitles | لكن على الأقل كنا قادرين على انقاذ (لاليبروخ) |
en azından biz bir aradaydık. | Open Subtitles | نحن على الأقل كنا معاً. |
O zaman en azından bilirdik. | Open Subtitles | إذن على الأقل كنا سنعرف |