"على الدراجة" - Translation from Arabic to Turkish

    • bisikletli
        
    • bisikletle
        
    • Bisiklete binen
        
    • hepimiz Vespa'
        
    • bisiklet
        
    • bisikletten
        
    • bisikletteki
        
    • bisikletin üzerinde
        
    Yine rengin gidiyor, atla da seni eve götüreyim, bisikletli bir centilmen olarak. Open Subtitles بدأتِ تتحولين للأخضر مجدداً لذا لما لا تهدأي وسأوصلك على الدراجة كالرجل الحقيقي
    - bisikletli yaşlı kadın hala yaşıyor mu? Open Subtitles هل مازالت السيدة العجوز التي كانت على الدراجة على قيد الحياة؟
    April, ben bisikletle çalışacağım, bir ihtiyacın var mı? Open Subtitles ،سأذهب في جولة على الدراجة هل يلزمك شيء؟
    Aslında Bisiklete binen bir çocuğu kıskandım. Open Subtitles لقد كنت فى الواقع غيور من هذا الطفل الصغير على الدراجة
    Ama hepimiz Vespa'ya sığamayız. Open Subtitles لكن لا يمكننا الذهاب على الدراجة
    Teknolojiden sorumlu amirimizin branşı İngilizce ve Manhattan'da bir bisiklet postacısıydı. TED رئيس طاقم التكنولوجيا الذي درس تخصص الإنجليزية. وكان ساعي بريد على الدراجة في منهاتن.
    Sarhoş olup bisikletten düştün. Open Subtitles . تخميني أنك كنت سكراناً و وقعت من على الدراجة
    Hırsız olan değil, bisikletteki. Open Subtitles لا ، هذا مات الشخص الآخر على الدراجة فيرنون ساندو
    bisikletin üzerinde de kırmızı renk çizikler var. Şanslıysak, belki boya da özeldir. Open Subtitles و آثار إحتكاك حمراء على الدراجة إن كنّا محظوظين فالطلاء أحد التعديلات هذه أيضاً.
    Bu silahı zavallı bisikletli çocuk davasındaki kovanla karşılaştıracağız. Open Subtitles سنبحث السلاح إزاء غلاف الخرطوش من الفتى المسكين على الدراجة
    Arabanın teki bisikletli bir çocuğa çarptı,onu hastaneye götürdüm. Open Subtitles صبي صُدم و هو على الدراجة و ذهبت إلى المستشفى ..
    New York tekerleklerle yakın arkadaş sayılmaz tabi bisikletli kurye değilsen. Open Subtitles نيويورك ليست لطيفة تجاه ذوي الإحتياجات الخاصة إلا في حال كنت رسول على الدراجة.
    bisikletli polis günleri, çok gerimizde kaldı. Open Subtitles أخشى أن أيام الشرطي على الدراجة قد ولّت
    Bu hurdayla gitmek yerine, bisikletle gitsek daha iyi olurdu. Open Subtitles كنا سنبلى بلاء حسناً على الدراجة فى ذهابنا أفضل من هذه الخردة
    Ne bileyim, bisikletle dolaşmaya çıkarız, şapka falan almaya gideriz. Open Subtitles باستثناء العمل، مثل ان نذهب لنزهة على الدراجة أو لا أعلم، نشتري قبعات.
    Bisiklete binen şişman bir adam. Open Subtitles وقال الرجل الدهون على الدراجة.
    Bisiklete binen şişman bir adam var. Open Subtitles هناك بدينا على الدراجة.
    Ama hepimiz Vespa'ya sığamayız. Open Subtitles لكن لا يمكننا الذهاب على الدراجة
    Gitsem iyi olur. 10 km bisiklet süreceğim, korkarım ki. Open Subtitles يجب أن أرحل، لدي مشوار على الدراجة لست كيلومترات
    Hemen içmeye başlamaman lazım. bisiklet turuna çıkarız diyordum. Open Subtitles ليس عليك أن تبدأ بالشرب حالاً كنت أفكر بأن نذهب بجولة على الدراجة
    Bu, 9 yaşında bisikletten düştüğümde kalan yara izi. Open Subtitles هذا هو الندب الذي حصلت عليه عندما كنت في التاسعة عندما سقطت من على الدراجة لذلك، لا أنا لست الأفضل
    bisikletteki ve kıyafetlerde bırakılan parmak izleri pansiyondakilerle uyumlu olmalıydı. Open Subtitles والبصمات التي تركتها ...على الدراجة والملابس كان يجب أن تتطابق مع تلك التي بالنزل
    Katil maktulün parmak izlerini bilerek bisikletin üzerinde bıraktı. Open Subtitles أن القاتل تعمد ترك البصمات على الدراجة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more