"على الرمال" - Translation from Arabic to Turkish

• kumlarda
• kuma
• kumların üzerinde
• kum üzerine
• kumun üzerinde
• kumlara
• kumsalda

Hayvan sahildeki ıslak kumlarda burunlarını rüzgara çevirerek yan yan yürüyor.
الوحش يمشي جانبيا على الرمال الشاطئ المبتلة وأنفه موجه نحو الرياح

Kim ağlayacak küçük oğlan için Kızgın kumlarda yürüyen
من سيبكي على صبي صغير مشى على الرمال الحارقة

Muhteşem Omaha Kumsalı'ndaki gibi sadece kuma uzanıp Fransız mutfağı çalışırsın.
مثل اقتحام شاطئ أوماها، فقط للتوقّف على الرمال لدراسة المطبخ الفرنسي.

O suyu kuma dökseydim daha iyi olurdu.
كان على أن أن أقوم بأفضل من ذلك إذا كنت سكبتها على الرمال

Arenada öğrendiklerini bana aktarması için. Ve tabii kumların üzerinde kan döken adamlardan öğrendiklerini de.
وتعلم ما تعلمه من الألعاب، ومن الرجال الذين نزفوا الدماء على الرمال

Avlunun altındaki ıslak ve pis kumların üzerinde uzanmış kendi işime bakarken babam annemle karşılaştı ve dedi ki...
و ها أنا كنت مُمدداً على الرمال القذرة في الساحة الخارجية للفندق مهتماً بشؤوني فقط, عندما التقى أبي وأمي صُدفة - وقال لها

Tek yapmanız gereken ses olmadan kum üzerine düşmek.
كل ما عليك القيام به هو إسقاط على الرمال دون صوت.

Oraya vardığımızda yapacağım ilk şey kumun üzerinde uzun bir uyku çekmek olacak.
أول ما سوف أقوم به عندما اصل إلى هناك هو النوم على الرمال

Ama sen bir aslan öldürdün, kanını kumlara döktün.
و لكنك قتلت أسدا ، و أرقت دمه على الرمال

Sadece sen ve ben, kumsalda yalınayak.
أنت و أنا فقط بأقدام عارية على الرمال

Bir zamanlar kumlarda onur kazanmanın hayalini kurardın. Bu senin son arenan olsun.
كنت تحلم بالموت على الرمال فلتجعل هذا المكان حلبتك الأخيرة

Sıcak kumlarda oturuyor, güneşin doğuşunu izliyorduk.
واقفين على الرمال الدافئة و نشاهد الشمس و هي تشرق

Tek hatırladığım yeni başladığında sana o işi bulduğum ve sonra kumlarda seni güzel gösterecek doğru ruj tonunu bulamadılar diye dır dır ederken üç saat boyunca donduğum.
ما أتذكره أنني أتيت لكِ بتلك الفرصة فيبدايةمسيرتكِ.. ثمّ تجمدت على الرمال لثلاثة ساعات.. بينما كنتِ تتذمرين لأنهم لم يجدوا لكِ الدرجة

Diğer çocuklar, küçüklere hayvan dedikodularını okumayı öğretir çünkü Kalahari'de olan her şey kuma yazılmıştır.
الأولاد الأكبر سناً يعلمون الأصغر منهم كيفية قراءة أخبار الحيوانات لأن كل ما يحدث في كالهاري ينطبع على الرمال

Birbirinizle eşleşin... ben de harfleri kuma yazmaya başlayacağım.
لذا فكونوا أزواجاً و سأرسم أنا الحروف على الرمال هيا بنا

Her birimizin ayrı ayrı kuma çizdiği bir özgürlük çizgisi var.
هناك خط للحرية قد رسمه كل منا على الرمال

kumların üzerinde uyuyakalacağız.
و ننام على الرمال اللعينة

Eğer tanrıları memnun etmek istiyorsanız o kumların üzerinde Capua şampiyonu Crixus Solonios'un öne süreceği herhangi biriyle dövüşmeye hazır.
إذا كنت ترغب باسترضاء الآلهة، فلا بدّ أن يكون لديك واحد مثله على الرمال (كريكسوس) بطل (كابوا)، على استعداد ليقاتل أي رجل يعرضه (سولونيوس)

Kayan kum üzerine inşa edilen bir evin yıkılacağı gibi güçlü ve birleşmiş bir temeli olmaksızın S.H.I.E.L.D. da yeniden düşecektir.
المنزل المبني على الرمال المتحركة سيسقط و بدون منظمة قوية و متحدة شيلد) ستسقط مجدداً)

kum üzerine kurulmuş.
لقد بُني على الرمال

Ayakkabılarınızı çıkarıp kumun üzerinde yalın ayak yürümenizi tavsiye ederim.
وأقترح أن تخلعوا أحذيتكم وتسيروا حفاة على الرمال الساخنة

kumun üzerinde bir kutu duruyor.
وثمّة صندوق على الرمال.

Sen kumlara çık ben de içip Tanrılar beni alana dek sikişeyim.
سوف تقفين على الرمال وأنا سأشرب وأضاجع حتى تأخذني الآلهة