"على المكان" - Translation from Arabic to Turkish

    • etrafa bir
        
    • Burayı
        
    • bir yer
        
    • Bu yeri
        
    • nereye
        
    Size birkaç soru sormak, etrafa bir göz atmak istiyoruz. Open Subtitles إننا نود ان نسألكم بضعة أسئلة، ونلقي نظرة على المكان.
    etrafa bir göz atmamın sakıncası var mı? Open Subtitles أتمانع إن ألقيت نظرة على المكان , يا سيدى ؟
    Bunlar Burayı almak için değil, buradan çıkmak için savaşmalılar. Open Subtitles ذوى العيون الضيقة يجدر بهم ان يقاتلوا للخروج منها وليس السيطرة على المكان
    İyi şeylerden bahsetmek gerekirse Hawaii'nin çok güzel bir yer olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles لا تقلقى على المكان هنا جميل جدا اشجار النخيل و الشواطى البيضاء
    Artık her şeyi kontrol altına aldık. Bu yeri çabucak tekrar iş görür hâle getireceğiz. Open Subtitles لقد سيطرنا على المكان من جديد سوف تعود الحياة إلى طبيعتها خلال و قت قصير
    Beni yemek için nereye götüreceğine göre değişir. Open Subtitles هذا يعتمد على المكان الذي سيأخذني فيه لتناول العشاء
    etrafa bir bakıp onun için geri geleceğim. Open Subtitles سألقي نظرة على المكان ثم سأعود من أجلها.
    - Ben etrafa bir göz atmak istemiştim. Open Subtitles أوه، أيمكنني مساعدتُك؟ نعم، أتمنى بأن ألقي نظرةً على المكان.
    etrafa bir bakabilir miyim? Open Subtitles هل ممكن أن ألقي نظرة على المكان ؟ تفضل .
    Onlar etrafa bir göz attılar ve birşeyler tattılar... ve beğendiler de... Open Subtitles ألقوا نظرة على المكان وتذوقوا و أحبوه...
    etrafa bir göz atmak istedim. Open Subtitles أردتُ ألقاء نظرة على المكان
    Charlie neden etrafa bir göz atmıyorsun? Open Subtitles لم لا تلقى نظرة على المكان إن أردت يا (تشارلى) ؟
    Yalnız kaldığınızda, Burayı hissetmesini sağla. Open Subtitles في المرة الأولى دعها تأتي لوحدها، لتعتاد على المكان.
    Burayı tamamen ele geçirebilmemiz büyülülerin gerçekten öldüğünü kanıtlamıyor mu? Open Subtitles أليست حقيقة أننا إستطعنا أن نستولي على المكان دليل كافي على أن المسحورات قد ماتوا حقاً ؟
    Saat 3:36, Burayı yok etmek için 20 dakikamız var. Open Subtitles الوقت 20: 36، لدينا 20 دقيقة للسيطرة على المكان.
    Bunu koyabileceğiniz güvenli bir yer var mı ? Open Subtitles حصلت على المكان الآمن أنت هلّ بالإمكان أن يضع هذا؟
    Ama sen onlara kendilerini güvende hissettikleri bir yer verdin. Open Subtitles ورأيت بأنّك تغلقين الباب على المكان الذي أولئك الأطفال يمكن أن يشعروا بالأمان فيه
    Hiç kadın eli değmiş bir yer gibi görünmüyor. Open Subtitles لا يبدو على المكان أنه حظي بلمسةإمرأة على الأطلاق
    Resmi alabilir miyim, Bu yeri bulabilmek için ? Open Subtitles هل تمانع بحتفاظي بالصورة للعثور على المكان ؟
    Bunu bir çekmecenin arkasında buldum, ve Bu yeri bilmiyorum. Open Subtitles لقد وجدتها خلف الجارور و لم أتعرّف على المكان
    Ben yokken Bu yeri düzenli tutamıyor musuz? Open Subtitles ألم يكن باستطاعتك الإبقاء على المكان منظماً وأنا غائب ؟
    Bak, topun sektiği yer ve raketin topla buluştuğu yüksekliğe göre nereye koşmam gerektiğini hesaplamaya çalışıyorum. Open Subtitles أحاول أن أحسب أين يجب أن أركض معتمداً على المكان الذي ترتد منه الكرة و على أي ارتفاع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more