"على النتائج" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sonuçları
        
    • Sonuçlar
        
    • sonuçlara
        
    • sonuca
        
    • sonuç odaklı
        
    • listeler verin
        
    Ama buna rağmen her zaman istedikleri Sonuçları elde ederler. TED ورغم هذا، فهم ينجحون فى الحصول على النتائج التي يريدونها.
    [Olumsuz Düşünceyle Savaş] Kemoterapi başladıktan dokuz hafta sonra kardeşimin CAT tarama Sonuçları geldiğinde yanındaydım ve elini tutuyordum. TED بعد مرور تسع أسابيع منذ أن بدأ العلاج الكيماوي، أجرى أخي فحصًا مقطعيًا، وكنت بجانبه عندما حصل على النتائج.
    Sadece o da endişelenmeyi bıraksın diye Sonuçları almak istiyorum. Open Subtitles أريد فقط أن أحصل على النتائج لكى لا تقلق هي
    birikimimiz, kaynaklarımız ve isteklerimizin nasıl Sonuçlar doğurduğu ile ilgili söyleyeceklerim var. TED في مؤتمر التصميم، وهذا شئ صغير توصلت إليه، الفهم و مواردنا ورغبتنا تحفزنا بالحصول على النتائج.
    sonuçlara odaklanılıyor, sebeplere değil, kilitlenecek ve çatışmaya dönüşecekti Amerika'nın enerji sorununun çözümünü birleştirecektir. TED لذا , التركيز على النتائج و ليس الدوافع يمكن أن يحوّل الأزمة والصراع .إلى حل موّحد لتحدي الطاقة الأمريكي
    Eskiden, politika, sonuca ve edinime odaklıydı. TED في الماضي كان تركيز السياساتمنصب على النتائج وكيفية تحقيقها.
    Bazı basit değişiklikler ile şeffaflığı arttırarak, kendi kendini yönetmeyi değerlendirerek, ve işbirliği; işbirliğini teşvik ederek despotluğu teşvik etmek yerine sonuç odaklı çalışarak yaptık. TED من خلال بعض التغييرات الأساسية ، تغييرات، مثل تحسين الشفافية، تغييرات، مثل تشجيع التوجيه الذاتي والتعاون ، تشجيع التعاون، لا الاستبداد، بل طبيعة العمل تقتضي التركيز على النتائج.
    Senin yerinde olsaydım, oraya gider ve onlara derdim ki; "ya bana düzgün listeler verin... Open Subtitles لو كنت مكانك كنت دخلت الى هناك و اخبرهم ان يدعوني احصل على النتائج الجيده
    Sonuçları almadan önce, hepinize benim için tüm yaptıklarınız adına teşekkür etmek istiyorum. Open Subtitles قبل أن نحصل على النتائج أريد أن أشكركم جميعا لكل ما فعلتموه لأجلي
    Ve Sonuçları 10 ila 14 gün içinde geri alacağız. Open Subtitles و ستحصلين على النتائج في خلال 10 إلى 14 يوم
    Tahmin edebileceğiniz gibi nihayet Sonuçları aldığımızda pek iyi değillerdi. TED كما يمكنكم التخيل، عندما حصلنا على النتائج في النهاية، لم تكن جيدة.
    Güç, istediğiniz Sonuçları almak adına, diğerlerini etkileme becerisidir, ve bunu üç yolla yapabilirsiniz. TED القوة هي ببساطة القدرة على التأثير على الآخرين لتحصلوا على النتائج التي تريدونها، بامكانكم فعل هذا بثلاث طرق.
    Ama bazı kan tahlilleri yaptık Sonuçları birkaç saate çıkar. Open Subtitles و لكننا اجرينا بعض الفحوصات و سوف نحصل على النتائج فى خلال بضع ساعات
    Sonuçları bir kaç saat içinde almış oluruz. Open Subtitles و سوف نحصل على النتائج في خلال بضع ساعات
    Laboratuar Sonuçları da geldi. Open Subtitles أوه، لقد حصلت على النتائج مرة أخرى من المختبر
    Balistik Sonuçları gelmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنك حصلت على النتائج من فحص المقذوفات أجل لكنه غير متوافق
    Bak, belki Sonuçlar hakkında daha çok bilginin olmasının yardımı olur. Open Subtitles اتعرف.لربما سيساعدك لوحصلت على لمسة على النتائج النهائية.نعم
    Bitti. Sonuçlar çıkmak üzere. Open Subtitles لقد انتهى البحث نحن على وشك الحصول على النتائج
    Sonuçlar çıkar çıkmaz beni ara. Saat kaç olursa olsun. Open Subtitles إتصل بي حالما تحصل على النتائج لا أبالي في أي وقت تتصل
    Dahası, şu sonuca ulaştım ki, sadece olumsuz sonuçlara odaklanmak insanı gayet olası başarılara karşı körleştiriyor. TED علاوة على هذا ، فقد توصلت إلى إدراك أن التركيز فقط على النتائج السلبية يمكن أن يعميك فعلا عن رؤية كل إمكانيات النجاح.
    Fakat seçtikleri bu otorite, gerçeklere veya bunu izleyen sonuçlara dayalı değil. Open Subtitles السلطة ليس بناء على الحقائق أو على النتائج
    Daha da radikal bir örnek vereyim. sonuç odaklı İş Ortamı denen bir şey. SOİO. İki Amerikalı danışman tarafından geliştirildi ve Kuzey Amerika'daki bir düzeni şirkette uygulanıyor. TED دعوني أعطيكم مثالاً أكثر راديكالية. شيء يسمى بيئة العمل المبنية على النتائج ال ROWE ابتكره استشاريان أمريكيان وهو يستعمل في ما يقارب الاثنا عشر شركة حول أمريكا الشمالية.
    Senin yerinde olsaydım, oraya gider ve onlara derdim ki; "ya bana düzgün listeler verin... Open Subtitles لو كنت مكانك كنت دخلت الى هناك و اخبرهم ان يدعوني احصل على النتائج الجيده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more