Sevemezsen, pişmanlık duyarsın. | Open Subtitles | أنت غير قادر على الحب مثل قدرتك على الندم |
Onun yerine videoda pişmanlık izleri görüyoruz. | Open Subtitles | نعم,لكن عوضا عن ذلك نرى على الشريط علامات على الندم |
Mezarların pişmanlık göstermediğini biliyoruz. | Open Subtitles | ونحن نعلم أن هذه القبور ليست علامة على الندم |
Bu bedeni bir kangren durumu, Peder. pişmanlık eylemi. | Open Subtitles | إنها الإهانه البدنية، أبتي دليل على الندم |
Anlaşmamızdan pişmanlık duymaya zorlama beni. | Open Subtitles | لا تجبرني على الندم على اتفاقيتنا |
Haber göndermek, pişmanlık belirtisi olabilir. | Open Subtitles | محاولة التواصل قد تكون اشارة على الندم |
hepsinde, pusula katili pişmanlık notu bırakmış. | Open Subtitles | كل واحد منهم، قام "قاتل البوصلة" بترك مذكرة بجانبه على الندم |
pişmanlık işareti olabilir. | Open Subtitles | قد تكون علامة على الندم |
- Tamamdır! Son pişmanlık kimseye fayda etmez bilesiniz! | Open Subtitles | سيفوت الأوان على الندم .فليسَ |
- pişmanlık belirtisi de olabilir. | Open Subtitles | أو علامة على الندم أو التراجع |
pişmanlık göstergesi. | Open Subtitles | يدل على الندم |