Hayatını kurtardığım için teşekkür etmeyi bile unuttu. | Open Subtitles | لدرجة انه نسى ان يشكرنى على انقاذ حياته. |
Hayatını kurtardığım için teşekkür etmeyi bile unuttu. | Open Subtitles | لدرجة انه نسى ان يشكرنى على انقاذ حياته. |
Larry, eğer bugünden çaba gösterirsek ağustosu kurtarabiliriz. | Open Subtitles | لاري، لو نَبْذلُ جُهداً اليوم، قَدْ نَكُونُ قادرون على انقاذ أغسطس. |
Bilmeniz gereken tek şey şu ki müvekkilinizi kurtarabiliriz. | Open Subtitles | كل ما عليك معرفته هو أن ونحن قد تكون قادرة على انقاذ العميل. |
Tanıştığımıza sevindim. O eseri kurtardığın için sağol. | Open Subtitles | اننى سعيدة بلقائق اشكرك على انقاذ هذه القطعة |
Hayatımı kurtardığın için teşekkürler. Şimdi gidin de kendinizi kurtarın. | Open Subtitles | شكراً على انقاذ حياتي اذهبا الآن لانقاذ حياتكما |
Micah'ı kurtarabilecek tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنتِ الوحيدة القادرة على انقاذ (مايكا) |
Kaynaklarını, maksimum sayıda hayat kurtarmaya harcamak zorundalar. | Open Subtitles | لابد أن تكون كل مجهوداتهم متركزة على انقاذ أكبر عدد من الناس |
Onun yanina tekrar gidip bir söz verdigimi hayat kurtarmak için bir söz oldugunu söyle. | Open Subtitles | عليك ان تعود و تخبره .أننيأقسمت. أقسمت على انقاذ الأرواح و أنه عليه أن يتذكر أيضاً |
Biliyor musun, bana bir kere bile seni kurtardığım için teşekkür etmedin. | Open Subtitles | تعرف انت لم يسبق لك ان شكرتني على انقاذ حياتك |
Bilmem ki, hayatını kurtardığım için olabilir mesela. | Open Subtitles | لا اعلم. ربما على انقاذ حياتك ؟ |
Hayatını kurtardığım için. Aynı hatayı iki kere yapmamalısın derler. | Open Subtitles | على انقاذ حياتك |
Götünü kurtardığım için özür dilerim. | Open Subtitles | -اعذرني على انقاذ مؤخرتك . |
Bu gider hakkında haklıysan Sam'i kurtarabiliriz, hemen burada. | Open Subtitles | اه, ربما لا اذا كنت محق بخصوص "عاصفة الهجرة" ـ (ربما نكون قادرين على انقاذ (سام هنا والان |
Teşekkürler Homer, reaktörümü böyle ahmak bir tekerlemeyle kurtardığın için! | Open Subtitles | شكراً يا (هومر) على انقاذ مصنعي، مع تلك الأغنية السخيفة |
Hayatını kurtardığın için teşekkür etmeye gelmiş. | Open Subtitles | انها هنا لتشكرك على انقاذ حياتها |
Orada hayatımı kurtardığın için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرًا لك على انقاذ اليوم هناك. |
Yani Susan'ı kurtarabilecek tek insan sizin ne sevdiğiniz ne de güvendiğiniz ve an itibariyle Siberyalı bir hapishanede çürümekte olan profesyonel bir katil ve bu ikisi de, bunu önerdiğin için bile senin tamamıyla delirmiş olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | إذاً الشخص الوحيد القادر على انقاذ (سوزان) قاتل محترف لا تثق به والذي يقبع حالياً بسجن روسي وهما يظنان بأنك مجنون تماماً لمجرد اقتراحك |
Varrick Gelecek Endüstrileri'ni kurtarmaya yardım etti. | Open Subtitles | "فاريك ساعدني على انقاذ "صناعات المستقبل |
Bu, hayatını kurtarmak için yapılmıştı, ama aynı zamanda onu tehlikeli biri haline getirdi. | Open Subtitles | عمل ذلك على انقاذ حياتها ولكن ذلك جعلها خطرة. |