"على بعضهما" - Translation from Arabic to Turkish

    • birbirlerini
        
    • birbirine yapıştır
        
    Farkındasın ki iki avcı aynı avın peşinden peşinden koşarsa bu iş birbirlerini vurmalarıyla neticelenir, böyle olsun istemeyiz. Open Subtitles كما تعلم عندما يقصد صيادان الفريسة نفسها ينتهيان باطلاق النار على بعضهما من الخلف و نحن لا نريد ذلك
    Benim güzel torunlarım birbirine alışıyor ve birbirlerini tanımaya çalışıyorlar. Open Subtitles أنا سعيد لأن حفيدتي الجميلتين متوافقتان وبدئا بالتعرف على بعضهما
    Benim güzel torunlarım birbirine alışıyor ve birbirlerini tanımaya çalışıyorlar. Open Subtitles أنا سعيد لأن حفيدتي الجميلتين متوافقتان وبدئا بالتعرف على بعضهما
    Bildiğin gibi, iki avcı aynı avın peşine düşerse, genellikle sonunda birbirlerini arkadan vururlar, oysa biz birbirimizi arkadan vurmak istemiyoruz. Open Subtitles كما تعلم عندما يقصد صيادان الفريسة نفسها ينتهيان باطلاق النار على بعضهما من الخلف و نحن لا نريد ذلك
    Dudaklarını birbirine yapıştır da bir an önce bitirelim şu işi. Open Subtitles ضم شفتيك على بعضهما ولننته من الأمر
    Dudaklarını birbirine yapıştır da bir an önce bitirelim şu işi. Open Subtitles ضم شفتيك على بعضهما ولننته من الأمر
    Çiftler birbirlerini tanıdıkça, birbirlerinin tüylerini düzeltecek kadar birbirlerine güvenmeye başlıyorlar. Open Subtitles عندما يتعرف الزوجان على بعضهما أكثر، فإنهما يأمنان بعضهما للانغماس في بعض أعمال التنظيف المشترك.
    birbirlerini bu şekilde tanımaları zor olsa gerek. Open Subtitles لابد أنه أمر صعب أن يتعرفا على بعضهما البعض بهذه الطريقة
    Biliyorsun ki iki avcı aynı avın peşinden koşarsa bu iş birbirlerini vurmalarıyla neticelenir, böyle olsun istemeyiz. Open Subtitles كما تعلم، عندما يقصد صيادان الفريسة نفسها ينتهيان باطلاق النار على بعضهما من الخلف، و نحن لا نريد ذلك
    Farklı bilim dallarından iki insan birbirlerini bulup yanyana çalışmaya başladıklarında bu durum olur. Open Subtitles هذا مايحدث عندما يعثر شخصين من تخصصين مختلفين على بعضهما ويعملان معاً
    Hem de sadece birkaç hafta birbirlerini tanıdıktan sonra! Open Subtitles لمجرد التفكير انهما لاسابيع قليلة قد تعرفوا على بعضهما البعض
    Yani iki parçacık birbirlerini anlık olarak etkileyebiliyor, aralarında mil ya da ışık yılı kadar uzaklık olsa da. Open Subtitles ،إنها حين يؤثّر جُسيمان على بعضهما لحظيّاً حتى إن كانا على بُعد أميال أو سنوات ضوئيّة
    Ama yakın zamanda birbirlerini satacak gibi durmuyorlar. Open Subtitles لكن لا يبدو أنّهما سينقلبان على بعضهما في وقت قريب.
    Diğer odadaki iki kişi birbirlerini vurdular. Open Subtitles شخصين فى الحجرة المجاورة لقد أطلقا النار على بعضهما
    Faith ve Caitlin çok yakın arkadaşlar ve birbirlerini hiç kontrol etmemişler. Open Subtitles فيث وكيلتين افضل صديقتين ولم يتفحصا أبدا على بعضهما
    Benim güzel torunlarım birbirlerini tanıyor. Open Subtitles حفيدتاي الجميلتين تتعرفان على بعضهما البعض
    Onlar birbirlerini vurmadan tuvalete gidebilmem ya da hamburger hazırlayabilmem gerek. Open Subtitles يجب أن أذهب إلى الحمّام أو أسخّن لهما بعض المعكرونة و الجبنة دون أن يطلقا النار على بعضهما البعض
    Fakat ne kadar uğraşırsa uğraşsın, onlar her zaman birbirlerini bulmuşlar. Open Subtitles لكنْ مهما كانت تحاول كانا يعثران على بعضهما دائماً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more