"على ذراعك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kolundaki
        
    • kolunda
        
    • koluna bir
        
    • kolunu
        
    Bu Kolundaki çiçek hastalığı aşısından kalmış gibi görünen leke aslında sana özel bir kimlik, bir damga. Open Subtitles جرح الجدري على ذراعك نوع من انواع التعريف.
    Özellikle de, Kolundaki izlerle. Open Subtitles خصوصاً مع وجود العلامات الواضحة على ذراعك
    Serbest bırakıldığın sırada Kolundaki iz geçmiş olacak. Open Subtitles وبمجرد أن يطلق سراحك ستكون العلامة التي على ذراعك قد اختفت
    Onurlu olman için kolunda rütbe olmasına gerek yok. Open Subtitles لا تحتاج أن تضع شارة على ذراعك ليكون لديك شرف
    Oğlumi kolunda ne yazdığını oku bir bakalım. Open Subtitles أسد لي معروفاً واقرأ يابني ماكتب على ذراعك
    Sonra da koluna bir şeyler bağlamaya başlıyorlar. Open Subtitles ثم يبدأون فى لصق أشياء على ذراعك
    Sonrada koluna bir şeyler bağlamaya başlıyorlar. Open Subtitles ثم يبدأون فى لصق أشياء على ذراعك
    Belki kolunu buza sararsan yine birleştirebilirler. Open Subtitles هل تعرف ياجل ، اذا وضعت على ذراعك بعض الثلج سوف تلتئم
    Çok sertsin. Çok iyi görünüyorsun. Kolundaki bu iğne izleriyle mi? Open Subtitles أنتِ قوية جداً, تبدين رائعة مع آثار الحقن على ذراعك
    O zaman Kolundaki detonatör aktif hale gelecek. Open Subtitles إذن فسيصير المُفجر الموجود على ذراعك نشطاً
    Kolundaki yara bandı da muhtemelen daha yeni aşı olduğunu gösteriyor. Sarı humma aşısı diye tahmin ediyorum. Rahat giysiler, gezi ayakkabıları. Open Subtitles والضماده على ذراعك ربما تكوني قد اخذتي لقاح ربما للحمى الصفراء, ملابس مريح, احذيه سفر
    Sol Kolundaki yara nedir biliyor musun? Open Subtitles أتعلمين من أين جاءت الندبة على ذراعك الأيسر ؟
    Kolundaki mühür ilk lanet. Open Subtitles و هذه العلامة التي على ذراعك هي اللعنة الأولى
    Kolundaki şey kötü ama sen veya ben değiliz. Open Subtitles هذا الشيئ على ذراعك هو الشر لكن ليس أنت, وليس أنا
    Kolundaki o şeyle çıkıp geliyorsun. Open Subtitles تأتي إلى و على ذراعك هذه العلامة
    kolunda bir civciv dövmesi olduğuna göre komik duruma düşmeye alışkınsın. Open Subtitles و لديك وشم لطائر صغير على ذراعك مما يوضح تسامحك الشديد مع الخجل
    Kalbindeki ve akciğerlerindeki kitleler eğer sarkoid ise vücudun bu maddeyi kabul edecek ve kolunda bir reaksiyon olduğunu gözlemleyeceğiz. Open Subtitles إن كان النمو برئتيك و قلبك أوراماً سيتعرف قلبك على هذه المادة و سنرى رد فعل على ذراعك
    Köprü yıkık. Ben koluna bir bakayım. Open Subtitles أتعلم ماذا دعني آخذ نظرة على ذراعك
    İşte. koluna bir bakayım. Open Subtitles دعني ألقي نظرة على ذراعك
    Tek yapman gereken sağ kolunu kontrol etmek ve kılıcın elinden düşmemesini sağlamak. Open Subtitles كل ما عليك فعله هو السيطرة على ذراعك اليمنى و لا تتركي السيف من يدك أبدا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more