Boynundaki yağlarla kalem tutabiliyor, yani çok zeki. | Open Subtitles | يُبقي قلماً على رقبته البدينة، لذا يبدو ذكيّاً. |
Onu öptüğümde Boynundaki tuz tadını alıyordum. | Open Subtitles | عندما قبلّته، أمكنني تذوق الملحَ على رقبته. |
Boynundaki dövme hapse girdiğinde var mıydı? | Open Subtitles | ذلك الوشم الذي على رقبته هل كان لديه ذلك الوشم عندما دخل إلى الإصلاحيّة ؟ |
Drake Anderson olarak tanınan bu şahıs... 1.70 boylarında, koyu kahverengi saçlı ve boynunda bir örümcek dövmesi var. | Open Subtitles | انه مشهور باسم درايك اندروسن اندرسن من 5 قدم ل 10 شعره اسود غامق يوجد على رقبته وشم عنكبوت |
Şimdi, eğer emniyet kemeri takıyor olsaydı göğsünde ve boynunda kemer izlerine rastlardım. | Open Subtitles | الان, ان كان يضع حزام الامان لرأيت اثار حرق على رقبته و صدره |
Silahımı boynuna dayayıp onun o ibne yüzünün seğirişini seyredeceğim. | Open Subtitles | سأضع المسدس على رقبته , و أشاهد وجهه الشاذ ينشلّ. |
William Maher boynundan ve sırtından tedavi gördü. | Open Subtitles | وليام ماهر حصل على عدد من المعالجة على رقبته وظهره |
Boynundaki bu izler kurbanın boğularak öldürüldüğünün bir kanıtı. | Open Subtitles | يؤشّر هذه الرباط على رقبته متّسق مع... حروق النسيج أو الحبل، يقترح بقوة بأنّه خنق. |
Boynundaki o çıbanlara bir bak. Bakmalısın. | Open Subtitles | انظر إلى تلك الدمامل على رقبته |
Boynundaki o çıbanlara bir bak. | Open Subtitles | انظر إلى تلك الدمامل على رقبته |
Declan'ın evindeki kameradan bir görüntüsünü yakaladım, Boynundaki yaradan onu teşhis ettim. | Open Subtitles | وجدت صورة له على كاميرات " المراقبة الخاصة بمنزل " ديكلان تم التأكد من هويته عن طريق ندبة على رقبته |
Boynundaki sepsert, delikli yumruyu siz de görebilirsiniz. | Open Subtitles | .... تستطيعون ان تروا هنا على رقبته أثار نتوء بسبب الحديد الصلب |
İğne sokumundan kaynaklı Boynundaki yara kollarındaki damarların çöktüğünü gösteriyor. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}الجّروح على رقبته من إبر الحُقن تدلّ على أنّ أوردة ذراعَيه انهارتْ. |
Boynundaki sembolü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكر العلامه على رقبته ؟ |
Dolayısıyla eminim boynunda böyle bir izle kameralara görünmek istemez | Open Subtitles | أنا واثق أنه لن يريد كدمات على رقبته تظهر على الكاميرا |
Sadece bunu dazlak ve boynunda dövmesi olan bir adamdan alıyorum. | Open Subtitles | ولكن الفرق أنك تشترينها من رجل يحلق شعر رأسه ولديو وشم على رقبته |
Kollarında yaralar vardı, bacaklarında yaralar vardı, sırtında yaralar vardı, boynunda yaralar vardı... | Open Subtitles | لقد كان لديه وشم على يديه وعلى رجليه وشم على ظهره وشم على رقبته |
Hani şu boynunda Papi Chulo dövmesi olan. | Open Subtitles | تعرفين , الرجل الجذّاب الذي يملك وشماً على رقبته ؟ |
Gwen onu banyoda bulmuş. boynuna dolanmış bir kemer varmış. Aman Tanrım. | Open Subtitles | جوين وجدته في الحمام و لديه حزام ملفوف على رقبته يا إلاهي |
Sanıyorum, yeterince tatmin olmamıştım bu yüzden boynuna keskin tarafıyla bir daha vurdum derine inip, kafasını uçuruverdi. | Open Subtitles | واحسب ان ذلك لم يشفي غليلي لذا ضربته ثانية على رقبته من الطرف الحاد المصقول واقتربت من قطع راسه كليا قتلته |
Çocuk odasına girmiş ve beşiğin içinde, bebeğin boynuna dolanmış bir yılan varmış. | Open Subtitles | كانت تسير إلى الحضانة، وهناك في سرير الطفل كانت الثعبان ملفوفة حول عنق الطفل ، تشد على رقبته بإحكام. |
Dışarıda Bay Lewis ile tartışıyorlar. Bir tanesi onu boynundan vuruyor. | Open Subtitles | وفى طريقهم للخروج قابلهم السيد" لويس وواحد منهم أطلق النار على رقبته |