"على رقبتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • boynumda
        
    • ensemde
        
    • boynumu
        
    • Boynuma
        
    • boynumdan
        
    • sorun boynumdaki şu yara
        
    Daha kalın bir sesimin, boynumda tek tük kılların olmasının ve çenemdeki kocaman sivilcenin nedeni hormonlar. TED الهرمونات هي سبب امتلاكي صوت أخشن والقليل من الشعر الخفيف على رقبتي وبثرة ضخمة على ذقني.
    Bunu duymadım ve boynumda eski karının diş izleri yok. Open Subtitles لم أسمع هذا أبداً,لست هنا ولا توجد على رقبتي علامة عضة طليقتك
    Sonumuz geldi. Ölümün soğuk nefesini ensemde hissediyorum. Open Subtitles لقد أنتهينا أحس بنفس الموت المتجمد على رقبتي
    Ben boynumu biraz ısıtıp sonra da duşa gireceğim. Open Subtitles انا سوف أضع شيء على رقبتي , و أستحم
    Böylece düşlediğim herkes olabilirdi bir keresinde Boynuma sarılan şu ingilizce sınıfımdaki çocuk dışında tabi ki. Open Subtitles يمكنني أن أتخيّل بأنّه أي شخص أردت، ليس من المحتمل ذلك الرجل غريب الأطوار في صف الإنجليزية الذي نفخ على رقبتي مـرة.
    Alman aniden tepemde dikilmişti ki boynumdan süzülen sidiğinin sıcaklığını hissettim. Ay inanmıyorum! Open Subtitles وفجأة وجدته خلفي وشعرت بالدفء وكان هذا بول الألمان على رقبتي
    Öyleyse sorun boynumdaki şu yara izleri, haksız mıyım? Open Subtitles العلامات على رقبتي إذاً , صحيح؟
    Çünkü boynumda kibrit yakmaya bayılırdı. Open Subtitles لأنه كان يحب إشعال الثقاب بحكها على رقبتي
    Nefesini boynumda hissetmek ellerini göğsümde-- Open Subtitles من الشعور في أنفاسك على رقبتي يديك على صدري
    O zaman ben de belki boynumda birkaç yara açar gözümü morartır ve senden gizli ilişki yaşadım diye beni dövdüğünü söylerim. Open Subtitles إذًا ربما سأظهر بكدمات على رقبتي وأزرّق عيّني، وأقول بأنك ضربتني
    boynumda bulduğu o şey var ya. Open Subtitles إنه يبحث عن ذلك الشيئ الذي عثرَ عليه على رقبتي
    O ipi boynumda hissettiğimde ölümü beklediğimi hatırlıyorum ve geri çekiliyorum. Open Subtitles ...عندما أشعر أن الحبل على رقبتي ...أتذكر انتظار الموت .و اتراجع
    Mesala, boynumda sıcak, rutubetli, kötü kokan bir nefes hissediyorum Open Subtitles أشعر أني ساخنة، رطبة، ورائحة كريهة على رقبتي
    Halef Başkandan şu kelimeleri duyduğumda devletin ağırlığını, o kaba kuvveti ensemde hissettim. Open Subtitles شعرت بثقل الدولة تلك الجزمة على رقبتي عندما سمعت هذه الكلمات من الرئيسة المنتخبة
    Artık Garuda'nın Nefesini ensemde Hissedebiliyorum, Open Subtitles استطيع ان اشعر بنفس الجارودا على رقبتي
    Bu kanepe boynumu mahvetti. Open Subtitles تلك الأريكة نحتت شيئا على رقبتي
    boynumu acıtıyor. Open Subtitles إنه يضغط على رقبتي
    Elim yaralanınca ben de Boynuma taktım. Open Subtitles حسنا يداي تؤلمني لذلك أرتديته على رقبتي بدلا من ذلك
    Onun komutanın arkadaşı olduğunu biliyorum ve ondan hoşlanıyor gibi davranmamız gerektiğini de ama o maymun Boynuma bir bıçak dayadı. Open Subtitles أنا أعلم أنه صديق القائد، وأعلم أننا من المفترض أن نتظاهر بمحبته. لكن هذا القرد قد وضع سكيناً على رقبتي.
    Doktor, bu şeyi boynumdan çıkarmanızın bir yolu yok mu acaba? Open Subtitles أصغي , يادكتور , هل هناك أي طريقة يمكنك أن تجعل بها هذا الشيء على رقبتي يتم ازالته ؟
    Belki beni boynumdan vurursun. Open Subtitles ربما تطلق النار على رقبتي
    Öyleyse sorun boynumdaki şu yara izleri, haksız mıyım? Open Subtitles العلامات على رقبتي إذاً , صحيح؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more