Günbatımında teklif edeceğim. Chalal Kumsalında. | Open Subtitles | سوف أطلب يدها في الغروب "على شاطىء "كال إل |
Katillerin peşimde olduğunu söyleyeceksin tamam mı? Onlara Calalai Kumsalında olduğumuzu söyle | Open Subtitles | يمكنني أن أجعل القتلة على شاطىء "كالولا" خلال 30 دقيقة |
Burası sanırım, Ormond Beach'teki Durrigan Sokağı. | Open Subtitles | (وصدق أن فى شارع (دراجُن (على شاطىء (أرموند |
Burada, Chicken Bone Beach'te kumar işine bakardım. | Open Subtitles | أنا ادرت لعبة النرد هنا على شاطىء(تشكين بون) |
Ben sahilde uzanmış aya bakıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت مستلقى على شاطىء البحر وأنظر إلى القمر |
Yeni arkadaşıyla beraber bir sahilde. | Open Subtitles | إنها على شاطىء فى مكان ما برفقة رجل جديد |
12 saat sonra Meksika'da bir plajda margaritanı yudumluyor olacaksın. | Open Subtitles | خلال 12 ساعة, سوف تكون جالس على شاطىء بـ"المكسيك" تدخن الـ"مارجريتا". |
Hobart Kumsalında. Sana bahsetmiştim. Felaket bir şey. | Open Subtitles | على شاطىء(هوبارت)الذي أخبرتك بشأنه،إنه رائع جدا |
Long Beach denilen şehir | Open Subtitles | " و المدينة على شاطىء طويل " |
Sen kendi başına Cocoa Beach'de 250 öğrenciyi korudun ve hala Milli Savunma için çalışacak gücün var. | Open Subtitles | لقد قمت وحدك بمباغتة 250 مُجمعوا استكمال بيانات (الغلاف الجوي والمحيطات على شاطىء (كوكوا ولا تزال لديك القوّة كي تُحارب الحرس الوطني |
Boş bir sahilde rızası olan iki yetişkin. | Open Subtitles | كنا راشدين وحدث هذا برضا الطرفين على شاطىء خاو |
Herhangi bir sahilde, biriyle yatarken. | Open Subtitles | على شاطىء فى مكان ما تضاجع رجلاً |
Resmî tatil günlerindeki Margaret sahili gibi, sahilde binlerce insan vardı. | Open Subtitles | لقد رأينا الالاف الرجال (متجمعين على شاطىء (مارجيت |
Ben yapayım. Seni ilk kez Cannes'de plajda gördüm. | Open Subtitles | دعنى أكمل أول مره رايتك بها على شاطىء (كان) |
Topladığımız takımla, kitabımız raflardan uçacak ve biz de Shelbyville'deki plajda Mai Tai'lerimizi yudumluyor olacağız. | Open Subtitles | كتابنا هيتباع هوى وهنشرب (ماى تايز) على شاطىء شيلبيفيل |