Eğer bir kostümü olsaydı, göğsünde iki tane D olurdu. | Open Subtitles | لو كان لديها رداء لكان يوجد حرفين دي على صدرها |
Korse o kadar sıkı bağlanmış ki göğsünde morluklara yol açmış. | Open Subtitles | المشد كان مربوطا بضيق شديد بحيث ترك أثارا قوية على صدرها |
Tecrübeli bir hemşire, saati daima göğsüne takar. | Open Subtitles | لقد كانت حركة الممرضة الخبيرة التي تضع الساعة على صدرها |
Yılanı sepetten aldı... ve göğsüne bastırdı, tam kalbinin altına. | Open Subtitles | أخذته من السلة ووضعته على صدرها تماماً فوق قلبها |
İsmini bilmiyorum ama Göğüs hizasında bir dövmesi vardı. | Open Subtitles | هي لم تُعطيني إسمها لكن كان لديها وشماً على صدرها |
Göğüs hizasında "Diriltmeyin" yazılı bir dövmesi var. | Open Subtitles | لديها "لا تحاول الإنعاش" على صدرها |
Bayan G utangaç bir şekilde kocasından, göğüslerini öpmesini istedi. | Open Subtitles | , لأنها سألته بخجل زوج السيدة جي أعطاها قبلة واحدة غير متكررة سريعة على صدرها |
göğsünde baskı olduğundan şikâyet ediyormuş ama kimse ciddiye almamış. | Open Subtitles | , كانت تشتكي من الضغط على صدرها لكن لم يأخذ أحد ذلك على محمل الجد |
Hayır, çünkü göğsünde barut yanığı var. | Open Subtitles | لا, السبب هو أنه وضع فوهة المسدس على صدرها |
Bön bön bakan bir kızla, göğsünde kılları olan bir kızla ve kendini öldürmeye çalışan bir kızla. | Open Subtitles | الفتاة ذات العينان الذابلة, الفتاة ذات شعر على صدرها, و الفتاة التي حاولت قتل نفسها |
Ayrıca göğsünde, yanlarında ve sırtında çok sayıda ezik ve sıyrık mevcut. | Open Subtitles | هناك أيضاً عدة كدمات وجروح على صدرها وذراعيها وظهرها |
Mathilde ve Manech ilk kez servis tiklerinde eli onun göğsünde uyuyakalmıştı. | Open Subtitles | عندما مارس (مانيك) و (ماتيلد) الجنس لأول مرة نام ويده على صدرها |
- Bence de. Hayır, göğsünde bir kurşun yarası var. | Open Subtitles | كلا لديها جرح طلق ناري على صدرها |
göğsüne bu işaret dağlanmıştı. | Open Subtitles | هذه العلامة المشتعلة على صدرها ماذا تكون؟ |
Yılanı sepetten aldı... ve göğsüne bastırdı, tam kalbinin altına. | Open Subtitles | أخذته من السلة ووضعته على صدرها تماماً فوق قلبها |
Ve insanlar bir kez daha ayağa kalktı ve ellerini O'nun göğsüne koydu. | Open Subtitles | و بعد ذلك الناس ذهبوا في كل مرة... و وضعوا أيديهم على صدرها... |
Göğüs hizasında. | Open Subtitles | على صدرها |
Ve göğüslerini görmek gerek. | Open Subtitles | ويجدرُ بكِ أن تُلقي نظرةً على صدرها. |
Arkadaşım Janice göğüslerini imzalatmak istiyor. | Open Subtitles | نعم. صديقتي (جانيس) تريد منك أن توقّع على صدرها. |