Herşey için teşekkürler peder. Eğer yardıma ihtiyacınız olursa... | Open Subtitles | شكرا لك على كل شيء بادري ان كان لنا ان نستطيع تقديم المساعدة .. |
-Yardımcı olmak zevkti. -dinlenelim! Herşey için çok teşekkür ederiz Dona Ines. | Open Subtitles | شكرا لك على كل شيء مرة أخرى، دونا إيناس. |
Dinle. Herşey için teşekkürler. Sen gerçek bir dostsun. | Open Subtitles | إسمعي، شكراً لك على كل شيء إنتي صديقة حقيقية |
- Hadi tekrar, en baştan. - Her şey için pişmanım. | Open Subtitles | لنبدأ مجدداً، من البداية - أنا نادم على كل شيء - |
Bir şey daha Çavuş. Burada kazanan herşeyi alır. | Open Subtitles | شيء أخير، أيها الرقيب هنا الفائز يحصل على كل شيء |
Seni her konuda bilgilendireceğim, ama burada değil. Beyaz Saray'da. | Open Subtitles | ،سأطلعك على كل شيء لكن ليس هنا في البيت الأبيض |
Lüks içinde yaşayacağız ve Wilma arzu ettiği her şeye sahip olacak. | Open Subtitles | سوف نعيش في رفاهية ، و ويلما ستحصل على كل شيء تستحقه |
Ve pazartesi görüşürüz. Tamam. Hey, Matt, Herşey için teşekkürler. | Open Subtitles | ـ أراك يوم الإثنين "ـ أشكرك على كل شيء "مات |
Çocuklarımı Herşey için suçlamak istemiyordum çünkü. | Open Subtitles | لأنني لم أرد لأطفالي أن يلاموا على كل شيء |
Bu dünyadaki Herşey için doğrudur. Ben de dahil. | Open Subtitles | هذا ينطبق على كل شيء في العالم وأنا من ضمنه |
hayatınızda yanlış giden Herşey için siz ikiniz hep beni suçladınız. | Open Subtitles | أنتما الأثنان دائماً تلومانني على كل شيء يفشل في حياتكم |
Herşey için suçlanan sadece bendim ceza alan sadece bendim. | Open Subtitles | تم تحميلي اللوم بشكل كامل و تمت معاقبتي على كل شيء. |
Anneme ben çocukken bana verdiği Herşey için teşekkür etmek amacıyla bir şey gönderiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط سأرسل شيء لوالدتي لأشكرها على كل شيء أعطتني إياه عندما كنتُ طفلة |
Herşey için çok teşekkür ederim, bu harika olacak. | Open Subtitles | أشكرك للغاية على كل شيء. سيكون الأمر رائعاً |
Onca yıl Herşey için teşekkürler. | Open Subtitles | شكرا لك على كل شيء خلال كل هذه السنوات |
Uğruna didindiğimiz Herşey için, sen bir utanç vesilesisin. | Open Subtitles | أنت عار على كل شيء وقفنا لأجله |
- Her şey için teşekkürler. - Güle güle. | Open Subtitles | شكرا على كل شيء واستمتع بدراستك |
- Her şey için özür dilerim. - Bunu duymak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا آسفه على كل شيء - لا اريد أن اسمع ذلك - |
fakat herşeyi kontrol eden tek bir gücün olduğuna beni inandıracak birşey görmedim. | Open Subtitles | لكني ما رأيت أي شئ يجعلي أَعتقد أن هناك قوة واحدة تسيطر على كل شيء |
Chloe, ona her konuda güvendiğini biliyorum, ama bana güvenmen gerek. | Open Subtitles | كلوي، أعلم أنك تأتمنينه على كل شيء لكني أحتاج أن تثقي بي |
her şeye sahip olunca zor olmalı, ne dediğimi bir bilsem, | Open Subtitles | يكون صعباً، عندما تحصلين على كل شيء أن تعرفي ماذا يقال |
- Her şeyin çok daha az Yahudice olması için... | Open Subtitles | اتطلع على كل شيء هناك ربما يكون أقل كثيرا ً |
Eşyalar adam gibi olsun istediğim için her şeyi teker teker alıyorum. | Open Subtitles | بشتري شيء واحد كل مرة لاتأكد أني أحصل على كل شيء تمام |