"على ما يرام" - Translation from Arabic to Turkish

    • - İyi
        
    • Sorun değil
        
    • bir şey
        
    • Tamam
        
    • şey yolunda
        
    • iyiyim
        
    • şey yoluna girecek
        
    • yok
        
    • iyi mi
        
    • İyi misin
        
    • olacak
        
    - İyi olduğuna emin misin? - Eminim. Open Subtitles ستصبح الأمور على ما يرام أوثقة أنكِ بخير
    Sorun değil. Depresyon bir sıkıntı değil. Eğer depresyon geçiriyorsanız, iyi olacağınızı biliyorsunuz. TED لا بأس بالاكتئاب. إن كنت تعاني منه، فاعلم أنّك ستكون على ما يرام.
    Kötü bir şey yapmamış olsaydı ona hiç musallat olmayacaktım. Open Subtitles ما كنت سأزعجها بعد ذلك لو كانت على ما يرام
    Her şey yoluna girecek. Sadece bir elektrik yangını, Tamam mı? Open Subtitles سيسير كل شيء على ما يرام إنها نار كهربائية، أليس كذلك؟
    Genellikle sol insan doğasının iyi olduğuna inanıyor, insanları bir araya getirin, duvarları yıkın ve her şey yolunda olacak. TED ولذلك يعتقدُ اليساريون عامةً أن الطبيعة البشرية هي جيدة: تجمعُ الناس معًا وتهدمُ الجدران وسيكون كل شيء على ما يرام.
    Bunu sen çek, tedaviye sen git, çünkü ben iyiyim. Open Subtitles ولتذهب أنت إلى مركز إعادة التأهيل لأنّي على ما يرام
    Merak etme, Butch. Her şey yoluna girecek. Hadi uyu. Open Subtitles لا تقلق بوتش.كل شىء سيصبح على ما يرام اخلد للنوم
    - Çekinecek birşey yok tatlım. Söz veriyorum. - Korkuyorum. Open Subtitles كل شيء على ما يرام يا عزيزتي اعدك انا خائفة
    Watson. Gidip Bay Holmes iyi mi, bakayım. Open Subtitles سأذهب لأرى ان كان السيد هولمز على ما يرام
    ama herhalde idare ederiz. - Evet. - İyi. Open Subtitles شكراً لك و لكنني أظن أننا سنكون على ما يرام
    - İyi olduğunu ve hallettiğini söyledi. Open Subtitles وقال انه على ما يرام و انه يمكن أن يتدير
    - İyi olacak. Damızlıkları satıyoruz. Open Subtitles حسنا،سيكون على ما يرام نحن نبيع بعض الماشية
    Sorun değil, ama bakmaya devam et, epey zamanımız var. Open Subtitles الأمر على ما يرام واصلي البحث لدينا الكثير من الوقت
    Hayır, hayır Sorun değil. Bir yudum almak istedim o kadar. Open Subtitles لا ،لا،الأمر على ما يرام لقد أردت رشفة من الشراب فقط
    - Özür dilerim Zerkes. - Tamam Sorun değil. Buna alışığım. Open Subtitles أنا آسف يا زيروكسس لا عليك ، أنا على ما يرام
    İyileşeceksiniz. İyiden de iyi olacaksınız. Hastalıklı bir şey bu. Open Subtitles ستكون على ما يرام ستكون بأفضل حال إنها هذا جنون
    Pekala kemik grefti de temiz. Aslında bu da iyi bir şey. Open Subtitles حسناً، التصوير المقطعي المحوسب لا يُظهر شيئاً لذا الأمرُ على ما يرام
    Ama bunu belgeledik, her şey yoluna girecek, Tamam mı? Open Subtitles لكن قمنا بتوثيق ذلك سيكون كل شئ على ما يرام
    Ben de çok korktum, ama şimdi her şey yolunda. Open Subtitles كنت قلقه جدا . لكن الامور تسير على ما يرام
    Oyunun kurallarına uyman yeter ve her şey yolunda gider. Open Subtitles عليكِ فقط اتباع القواعد، وسيكون كل شئ على ما يرام
    Mutfak. Hayır, ben böyle iyiyim. Bu iş için enerjim yok. Open Subtitles كلا، أنا على ما يرام يا صاح، لا أملك طاقة لذلك.
    Umarım iyisinizdir. Ben de iyiyim. TED اتمنى ان كل شيئ على ما يرام, انا هنا بخير, كل شيئ جيد.
    Ama özür diledikten sonra gideceksiniz ve içki içmek yok. Open Subtitles يمكنني أن أقلك إلي البيت. كل شئ على ما يرام.
    İyi mi ? O iyi, ama onun buraya gelmesine engel olan çok ciddi bir sorun var. Open Subtitles انها على ما يرام ، لكنها في غاية الحالة الخطيرة التي تمنع لها من وجوده هنا.
    İyi misin? Tracy'de kesinlikle yolunda olmayan bir şey var. Open Subtitles هناك شيء بكل تأكيد ليس على ما يرام مع تراسي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more