"على منضدة" - Translation from Arabic to Turkish

    • masada
        
    • masasına
        
    • masasında
        
    • masasının üstünde
        
    • masasının üzerinde
        
    • masası
        
    • masasındaki
        
    Küçük bir masada büyük resimler çizebilmek için çok uygunlardı. TED وهي سهلة جدًا فيمكنك صنع صورة كبيرة على منضدة صغيرة جدًا
    O kim ve dört kişilik masada neden tek başına oturuyor? Open Subtitles من هو ولماذا يجلس لوحده على منضدة لأربعة أشخاص؟
    - Bugünden sonra, yemek masasına bile oturmam. Open Subtitles ‎فقط اجلس في أي مكان. ‏ ‎بعد اليوم، لن أجلس حتى على منضدة عشائي.
    Tabaklar yemek masasına servis edildi. Open Subtitles لقد تم التقديم. ‏ ‎الأطباق تم تقديمها على منضدة العشاء.
    Ve onlarla buluşmak derken, Haley'in masasında sikişmeyi mi kastediyorsunuz? Open Subtitles وبالإجتماع معهم ، هل تقصد مُضاجعتهم على منضدة هالى ؟
    - Doktor gizlice ameliyat etti. - Mutfak masasının üstünde. Open Subtitles ـ أجرى له العملية سرا ـ على منضدة المطبخ
    Lise son sınıftayken bilardo masasının üzerinde. Open Subtitles , مكان الغريب كان في السَنَة النهائية في الكليَّةِ على منضدة لعبة البول
    Demek istediğim, mutfak masası üzerinde oku takılı bir yay bıraktım. Open Subtitles أعرف أني تركت قوساً ملقماً على منضدة المطبخ
    Miles, bilardo masasındaki ışığı yak. Open Subtitles مايلز)، سلّط الضوء على) على منضدة البليـاردو
    İki ortağımla birlikte bi masada oturacağız. Open Subtitles سنجلس على منضدة برفقة إثنان من مساعدىّّ
    İki yardımcımla beraber bir masada oturuyor olacağız. Open Subtitles سنجلس على منضدة برفقة إثنان من مساعدىّّ
    masada yatıyor olsaydım, paramparça olmuştum. Open Subtitles إن كنت على منضدة الآن لشويت بعض اللحم
    Sybil, eldivenlerimi salondaki masada mı bırakmışım? Open Subtitles "سيبل" ،هل تركت قفازاتي على منضدة الردهة؟
    Ameliyat masasına yatmak en savunmasız olduğumuz anlardan biridir. Open Subtitles على منضدة الجراحة يكون الإنسان بأضعف حالاته عارٍ، ومكشوف
    Bir dakika madem kuşları izlemeye gidiyor, niçin "Peterson kuşları rehber"ini mutfak masasına bıraktı? Open Subtitles مهلاً ، إن كانت ستراقب الطيور فلم تركت كتاب "دليل الطيور" على منضدة المطبخ؟
    Hey, hadi yemek masasında yapalım. Open Subtitles سأقول بأنّك كذلك دعنا نفعلها على منضدة غرفة طعامه.
    Bir dakika. Ameliyat masasında öldüm, değil mi? Open Subtitles لحظة ، توفيت على منضدة الجراحة ، أليس كذلك؟
    Evet kahve masasının üstünde duran muz ve etrafına dizilmiş birkaç erik. Open Subtitles نعم, موزة و زوج من البرقوق موضوعين على منضدة قهوة
    Tuvalet masasının üstünde de bir ayna var. Open Subtitles وهناك مرآة على منضدة الزينة أيضاً
    Yayının mutfak masasının üzerinde ne işi var? Open Subtitles ماذا يفعل قوسك على منضدة المطبخ؟
    Morag biri bir mutfak masası çalacak olsaydı ne düşünürdün? Open Subtitles موراج ... ماذاتعتقدينلوأنشخصما كانت تعزف على منضدة مطبخ؟
    Veri bilardo masasındaki bir pul gibi. Open Subtitles المعلومات... كان يجب أن تكون مثل طابع بريدي على منضدة لعبة بلياردو!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more