"على وسائل التواصل الاجتماعي" - Translation from Arabic to Turkish

    • sosyal medyada
        
    Yerli basın tarafından sosyal medyada saldırıya uğradık. TED تعرضنا للهجوم على وسائل التواصل الاجتماعي والصحف القومية.
    Fotoğrafını çekti ve sosyal medyada paylaştı ve Japon bir genç onunla iletişim kurdu. TED التقط صورة لها وقام بتحميلها على وسائل التواصل الاجتماعي وتواصل معه مراهق ياباني.
    İyi bir y kuşağının yapacağı gibi bunu sosyal medyada belgeledim. TED ومثل ألفية جيدة، قمت بتوثيقها على وسائل التواصل الاجتماعي.
    Bu arada artık onu sosyal medyada takip etmeyi bırakabilirsin. Open Subtitles بالمناسبة، ربما يمكنك أن تتوقف عن متابعته على وسائل التواصل الاجتماعي
    Amaçlardan biri de insanlara şunu sordurmaktı: "Hayatınızın çoğunu, bu anlam ve amaç dolu anları takip etmeye ve daha azını ihtiyacınız olmayan şeyleri satın almaya, sosyal medyada paylaşım yapıp insanları kıskandırmaya nasıl adayabilirsiniz? Bulguları şöyleydi, sadece bu toplantılar... aslında aşırı tüketicilik için bir Adsız Alkolikler toplantısı gibi. TED وكان أحد أهداف المجموعة أيضًا هو جعل الناس تتساءل عن كيفية قضاء وقت أكبر من حياتهم في السعي إلى تلك اللحظات ذات المعنى والغاية، وتقليل الوقت الذي ربما يكرسونه لشراء أغراض تافهة لا يحتاجونها ونشرها على وسائل التواصل الاجتماعي محاولين جعل الآخرين يشعرون بالغيرة. وما توصلوا إليه كان أن مجرد عقد تلك الاجتماعات كان كجلسات علاج مدمني الكحول المجهولين ولكن لعلاجهم من النزعة الاستهلاكية.
    Sonra şu Mısırlı adamınki gibi hikâyeler duyuyoruz, Ahmed Abdellahy, yakın zamanda Washington DC'de bir organizasyonda, radikallere karşı argümanlarını sunmuştu-- şimdilerde sosyal medyada IŞİD takipçileriyle tartışarak onları vazgeçirmeye çalışıyor-- alternatif bakış açılarından bakıldığında, onları koruyucu etkisi olduğuna inandığı bazı argümanları silindi. TED ومن ثم كان لدينا قصص من الناس كهذا الرجل المصري, أحمد عبدالحي, الذي ذكرت مؤخراً بحدث في العاصمة واشنطن أحد محاوراته مع المتطرفين-- إنه يقضي وقته الآن على وسائل التواصل الاجتماعي يجادل أتباع التنظيم, محاولاً إبعادهم -- بعض من جدالاته مع هؤلاء المتطرفين حُذفت, الأمر الذي جعله يعتقد بأنه لديه تأثير يحميهم من وجهات النظر البديلة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more