Bunun senin başına da gelmeyeceğinden emin olmalısın. | Open Subtitles | عليك التأكد من عدم حدوث هذا لك |
Çıkmadan önce hastanı kontrol edecektim, ama belki Leah'ın odanın yanında olmadığına emin olmalısın. | Open Subtitles | كنت سأذهب للإطمئنان على مريضتنا قبل أن نغادر، لكن ربما عليك التأكد من أن (لياه) ليست قرب الغرفة. |
Bunun gerçekleştiğinden emin olmalısın. | Open Subtitles | عليك التأكد من أنها سوف تمرر |
Tamam ama sürekli kontrol etmelisin. | Open Subtitles | حسنًا ,ولكن عليك التأكد من درجات قوة الإتصال لديك. |
- Bu yüzden ısıtma sistemini kontrol etmelisin. | Open Subtitles | يجب عليك التأكد من نظام التدفئة. |
- Bu yüzden ısıtma sistemini kontrol etmelisin. | Open Subtitles | يجب عليك التأكد من نظام التدفئة. |
Ve Rubin paranın orada olduğundan emin olmalısın. | Open Subtitles | ...(و(روبن عليك التأكد من أن المال هناك |
Dişini kontrol etmelisin. | Open Subtitles | عليك التأكد من نظافة أسنانك |