Burada dört ayak işi yapması gereken, bu nankör bir iş tüm bolluk, almak. | Open Subtitles | عليه أن يعمل كل الأعمال الشاقة في الأرجاء . يأخذ كل أوقات الهدوء ، إنه عمل غير مقدّر |
2 hafta önce bizi ofisinden arayıp bizim için mesai dışında bir iş olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وقال ان لديه عمل غير رسمي لنا ما نوع العمل؟ |
Gazete dağıtıcısıyım. Kirli bir iş ama birilerinin yapması gerek. | Open Subtitles | أنا أسلم الصحف ، إنه عمل غير نظيف ولكن يجب ان يقوم به أحد |
Onun kimseyle bitmemiş bir işi var mıydı? | Open Subtitles | هلقامبـ .. هل لديه أي عمل غير مكتمل مع أحدهم؟ |
Ölmüş birinin seninle bitmemiş bir işi var. | Open Subtitles | احد ما مات لديه عمل غير منتي معكٍ |
İzninizle işleteceğimiz yasadışı bir işimiz var. | Open Subtitles | حسنا, اذا عذرتنا لدينا عمل غير قانوني للقيام به |
Yasadışı bir iş. İyi adam ayakları yaptıklarını örtbas etmek içindi. | Open Subtitles | عمل غير قانوني، من الواضح أنهم كانو يحاولون أخفائه. |
Sonunda kaybedeceğim bir iş yapmam ben bu yüzden endişelenme. | Open Subtitles | لا اقوم بالدخول فى عمل غير مربح لذا لا تشغل بالك |
Herhangi bir iş arkadaşınızın yasadışı ya da hainlik faaliyetinden şüphelendiniz mi? | Open Subtitles | هل سبق وأن إشتبهت في زميل في العمل يمارس عمل غير مشروع أو نشاط خياني؟ |
Pekâlâ, birisi ona karşı gelirse, yani yaptığımız bir şakayı sorgularsa veya belki de iş gücümüzün homojen olduğunu söylersek ya da güvenilmez bir iş masrafı yaparsak çoğu zaman kırmızı-bölge savunmacılığına giriyoruz. | TED | والآن لو تحداها أحدهم، كاستجوابنا عن نكتة نقولها، أو ربما نقول أن القوى العاملة لدينا متجانسة أو نفقات عمل غير مستقرة، سندخل في منطقة الدفاع الحمراء في الكثير من الأوقات. |
Kolonilerde aniden iyi bir iş fırsatı yakalamıştı. | Open Subtitles | جائته فرصة عمل غير متوقعة في المستعمرات |
Moda ciddi bir iş değil demek istemiyorum, Allah muhafaza. | Open Subtitles | انا لا اقول ان الازياء - لا سمح الله 0 - عمل غير جاد |
Eminim Dante bile bunun gereksiz bir iş olduğunu kabul ederdi. | Open Subtitles | أنا واثق أن (دانتي) كان ليتفق معي أنه عمل غير مفيد |
İkimizin bitmemiş bir işi var. | Open Subtitles | أنت ِوأنا بيننا عمل غير مكتمل. |
Siz ikinizin yarım kalan bir işi var. Nereden başlıyoruz? | Open Subtitles | بينكما عمل غير منقضٍ من أين نبدأ ؟ |
Ölen ve bitirilmemiş bir işi olan birinin. | Open Subtitles | شخص مات ولديه عمل غير منتهي |
Bay Stark'ın generalle bitmemiş bir işi vardı ve Howard'la aramızdan su sızmazdı. | Open Subtitles | السيد (ستارك) كان لديه عمل غير منتهِ مع اللواء وكنت أنا وهو دائماً على وفاق |
Belki de burada bitmemiş bir işi vardır. | Open Subtitles | ربما لديه عمل غير منتهي هنا |
Siz ikinizin yarım kalan bir işi var. | Open Subtitles | -بينكما عمل غير منقضٍ . |
Bu yönetimde bitmemiş bir işimiz var ve bu işin bir parçası olmanı istiyorum. | Open Subtitles | نحن لدينا عمل غير مكتمل في هذه الإدارة و أنا أريدك أن تكون مشاركًا به |
Galiba yarım kalmış bir işimiz var. | Open Subtitles | أعتقد أنه لدينا عمل غير مُنتهي |
General, yarım kalan bir işimiz var. | Open Subtitles | سيّدي اللّواء، لدينا عمل غير منتهٍ هنا |