"عندما اذهب" - Translation from Arabic to Turkish

    • gittiğimde
        
    • Ben yokken
        
    • gidersem
        
    Evden çalışan, evde oturan ve kariyer sahibi eşlerine evden destek olan erkekler tanıyorum. Ve bu çok zor. Annem-ve-ben aktivitelerinden birine gittiğimde TED اعرف رجالا يبقون بالمنزل ويعملون بالمنزل ليدعموا زوجاتهم ذوات المهن وذلك صعب. عندما اذهب الى نشاطات الامهات وبناتهن
    Ama eve gittiğimde, kendi aileme rüşvet vermem gerekiyor. Open Subtitles لكني مضطر أن أرشو عائلتي عندما اذهب إليهم.
    Chicago'ya gittiğimde her şey daha kolay olacaktır. Open Subtitles حسناً , هذا سيكون اسهل عندما اذهب الى شيكاغو
    Ben yokken bu evde yalnız kalmanı istemiyorum Open Subtitles لا أريدك أن تكوني وحدك في المنزل عندما اذهب
    Bazen eğer sürekli ileri gidersem, hiç bir kötülük beni yakalayamaz diye düşünüyorum. Open Subtitles احيانا بأعتقد اني عندما اذهب الى الامام لا شئ سيئ سيحدث لي .
    Amerika'ya gittiğimde, asla Brentwood'da yaşamayacağım. Open Subtitles ، عندما اذهب الى امريكا لن اسكن فى برينتوود
    Oraya gittiğimde ne yapacağımı hala çözemedim. Open Subtitles انا لم اجهز بعد الذى سوف اقوله عندما اذهب
    Tavaları falan öldüreyim deme gittiğimde tamam mı? Open Subtitles فقط حاول الا تقتل احد العاملين عندما اذهب , حسنا؟
    Camiye gittiğimde başörtüsü taktığımı görmeleri onları şaşırtıyor. Open Subtitles لكن عندما اذهب للمسجد واضع الحجاب يتفاجئون
    Yatağa gittiğimde konuşmak istediğim son kişi olduğunu. Open Subtitles والشخص الاخير الذي اود الحديث له عندما اذهب للسرير
    Lütfen, gittiğimde kapının kapalı ve kilitli olduğundan emin olun. Open Subtitles ارجوك تأكد من ان يكون الباب مغلق عندما اذهب
    Bu yaz staj için gittiğimde tek gitmeliyim. Open Subtitles عندما اذهب هناك من اجل التدريب اريد ان اذهب وحيدة
    Üniversiteye gittiğimde, tahmin edebileceğiniz gibi benim için biraz sürpriz oldu, sınıfa gittiğimde birçok profesör Ford Motor Şirketinin ve ailemin ülke ile ilgili tüm yanlışların içinde bulunduğunu söylediler. TED ولك ان تتخيل مفاجأتي عند التحاقي بالجامعة عندما اذهب الى الفصل الدراسي وكان عدد من البروفيسورات يقولون ان شركة فورد للسيارات وعائلتي فعلو كل شيئ سيء للبلاد.
    Brooklyn'e gittiğimde... oradaki Rus dükkanlarında... kokular bana vatanımı anımsatıyor. Open Subtitles عندما اذهب الى بروكلين .. ...وارى المتاجر الروسية هناك.. ...الرائحة تذكرني ببلدي
    gittiğimde Joe'yu yatağa taşımaya çalışın. Open Subtitles يمكنك ان تضعوا جو على السرير عندما اذهب
    Etrafta aptal aptal dolaşmama aldırmıyorlar, Çizgiyi aştığım için üzülmüyorum ben de ama Avrupa'ya gittiğimde diğer birimler işime yarayabiliyor. Open Subtitles انهم يدعوني اجول في الارجاء وابدو غبيا وانا لست منزعحا اننا لم نتشاجر على الرغم من انه من المفيد معرفة التحويلات عندما اذهب الى اوربا
    Bunu kampa gittiğimde kullanmak için almıştım. Open Subtitles كنت استخدم هذا عندما اذهب الي التخيم
    Ben yokken oto-zırh'ına dikkat et. Open Subtitles اعتني بأطرافك الاليه عندما اذهب
    Ben yokken saçma bir şeyler deneme. Open Subtitles لا تفعل أى شىء سىء عندما اذهب.
    Ben yokken konuşmayın. Open Subtitles لا حديث عندما اذهب
    - Eğer yatağa karıma kızmış olarak gidersem o karımın icabına bakacak Open Subtitles عندما اذهب للانوم وانا غاضب على زوجتي انه سوف يتكفل بالموضوع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more