"عندما تتزوج" - Translation from Arabic to Turkish

    • evlendiğinde
        
    • Evlenince
        
    • evlenirken
        
    • evlendiği zaman
        
    • evliysen
        
    • evlenirsen
        
    Bir kadın evlendiğinde, soyadı değişir. O zaman bir farklılık olur. Open Subtitles . عندما تتزوج المرأة , يتغير اسمها . وهذا يصنع اختلاف
    Linnet, babasının vasiyetine göre yirmi bir yaşını doldurduğunda veya evlendiğinde mirası alacaktı. Open Subtitles حسب وصية والدها تتولى لينيت ادارة ميراثها عندما تبلغ سن 21 او عندما تتزوج
    Doğru dürüst tanımadığın biriyle Evlenince ne olur, görüyor musun? Open Subtitles أجل، هذا ما يحدث عندما تتزوج شخص لا تعرفه جيداً
    Hani şu Evlenince yapıIan ve fırsat olursa yatmana müsaaden olduğun ünlüler listesi. Open Subtitles تعلم ، القائمه التي تفعلها عندما تتزوج من المشهورين ، المسموح لك بـ اقامه علاقة معهم اذا كان لديك الفرصة
    O yaşta bi kadınla evlenirken bebek yoktu ortada Open Subtitles أليس الطفل جزء من الصفقة عندما تتزوج امرأة في ذلك العمر؟
    Umarım evlendiği zaman kocasına karşı bir takım sorumlulukları olacağının farkındadır. Open Subtitles أأمل أن تفهم ذلك أنها عندما تتزوج سيكون لديها مسؤوليات أخرى تجاه زوجها
    Sadece bazen... böyle iyi bir adamla evliysen... Open Subtitles إنه فقط أحياناً... عندما تتزوج المرأة برجل صالح جداً
    Günün birinde evlenirsen, bir işi ilk yaptığında iyice oyalan. Open Subtitles أترى عندما تتزوج و عندما تحاول فعل شئ للمره الأولى عليك بأخذ وقت طويل جدا لفعله
    Herkes biliyor ki bir kadın evlendiğinde kocasının annesiyle de evlenir, değil mi? Open Subtitles الكل يعلم أنه عندما تتزوج امرأة برجل فإنها تتزوج أمه أيضاً , أليس كذلك ؟
    o bunu bilmeden. Olan bu. evlendiğinde herşey tuhaflaşır demişlerdi. Open Subtitles الجميع أخبرني، عندما تتزوج المكتب الأشياء ستكون غريبة، القضايا
    Büyükannemle evlendiğinde, bu seni benim neyim yapıyor? Open Subtitles عندما تتزوج من جدتي كيف ستكون قريباً لي؟
    Her evlendiğinde elemanlarımı değiştiremem herhalde. Open Subtitles هل تتوقع اننى سأغير طاقم الخدم عندما تتزوج ؟
    - Maalesef, çünkü kediler evlendiğinde ormana taşınmaları gerekiyor ki şehirdeki diğer kediler tarafından baştan çıkarılmasınlar. Open Subtitles أخشى بأنهم لن يفعلوا لانه عندما تتزوج القطط عليهم الإنتقال للغابة حتى لا يتم إغرائهم من قبل القطط الأخرى في المدينة
    Düşündüm ki, en azından sen evlendiğinde gelinim bana saygı duyar... Open Subtitles ظننتُ بأنّ أهل زوجتك على الأقل سيحترمونني عندما تتزوج.
    Buna alışsan iyi olur. Evlenince hep böyle olur. Open Subtitles ستتعود على ذلك,انها الطريقة الوحيدة التي ستكون عليها عندما تتزوج
    Eski eşin Evlenince, nafaka ödemekten kurtulacaksın. Open Subtitles عندما تتزوج طليقتك تتوقف عن دفع النفقة أمم همم إنه محق
    Evlenince bir süre sonra, ...mücevherler çok da önemli olmuyor. Open Subtitles نعم, حسناً, عندما تتزوج ويمر عليك بعض الوقت، لن تمثّل المجوهرات كثيراً من المظاهر..
    Küçük kızım evlenirken dekolte bir şey giyip şişme göğüslerimi göstereyim istiyorum. Open Subtitles عندما تتزوج ابنتي الصغيرة اريد ارتداء شيء منخفض الياقة لاظهر صدري
    Bir annenin kendi öz kızı evlenirken duyduğu o derin his sadece ona özel bir duygudur. Open Subtitles ماتشعر به الأم بقلبها عندما تتزوج ابنتها.. هو شعورٌ لن يعرفه غيرها
    Hintli bir kadın biriyle evlendiği zaman tüm hayatını ona adar. Open Subtitles عندما تتزوج اي امرأة هندية لاي رجل... . فهى تُكرس كل حياتها له
    Bazen, o kadar iyi bir adamla evliysen, Open Subtitles إنه فقط أحياناً... عندما تتزوج المرأة برجل صالح جداً
    Yaşının yarısı bir kadınla evlenirsen olacağı bu olur. Open Subtitles حسنا, هذا ماتحصل عليه عندما تتزوج أمرأة فى نصف عمرك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more