"عندما تقتل" - Translation from Arabic to Turkish

• i öldürürken
• Öldürdüğün zaman
• birini öldürdüğünde
• öldürürsen
• öldürdüğünüz zaman

Kimse Ted'i öldürürken seni göremez.
"ولن يراك أحد عندما تقتل "تيد

O üç alçağı Öldürdüğün zaman.
عندما تقتل هؤلاء الاوغاد الثلاثه

Ryan'ı Öldürdüğün zaman, sanırım beynine birşey oldu.
عندما تقتل ريان, وقد تعثرت الدماغ.

Bu kasabada birini öldürdüğünde sana onun işini veriyorlar sanırım.
أعتقد أنه عندما تقتل أحدًا ما بهذه البلدة يمنحونك وظفيته.

birini öldürdüğünde ne hissediyorsun? Ben nasıl hissettiğimi biliyorum.
لا، حسناً ماهو شعورك عندما تقتل شخصاً ما؟

Bakalım doğru anlamış mıyım! Birini öldürürsen yerine bir başkası mı çıkıyor?
دعني افهم هذا بشكل واضح عندما تقتل احدها ينمو غيرها في مكانه؟

Halkının kılığına girmiş bu bokları öldürdüğünüz zaman içindeki Trakyalı'dan arta kalan da onlarla birlikte ölecek.
عندما تقتل آخر هؤلاء الحثالة المتمثلين برجال بلدك، ما تبقى من الثراسي بداخلك يموت معهم

Öldürdüğün zaman... ölürsün.
انت تموت عندما تقتل

birini öldürdüğünde yapacağın ilk şey hayatındaki her şeyi temizlemek olacaktır.
انظر,عندما تقتل أحداً أول شيء تفعله تَبْدأُ بالحَكّ فى كُلّ شيء في حياتِك

Bundan duygusal bir bedel çıkıyor. Yani onlardan birini öldürdüğünde...
هناك الكثير من العاطفة تخرج من هذا اعني عندما تقتل واحد من هؤلاء...

birini öldürdüğünde cinayet olur mu?
هل هي جريمة عندما تقتل شخص ما ؟

Gerçek dünyada, insanları öldürürsen, ölürler.
في العالم الحقيقي، عندما تقتل الناس، يموتون.

Dediğin gibi, sen öldürürsen hapse girersin.
مثلما قلت أنت، عندما تقتل رجلاً، فإنّك ستدخل السجن.

Birini öldürdüğünüz zaman onun ailesinden çalarsınız.
عندما تقتل شخص ما أنت تسرق عائلته