"عندما يأتون" - Translation from Arabic to Turkish

    • geldiklerinde
        
    • geldikleri zaman
        
    • gelince
        
    Yoksa seni çıkarmaya geldiklerinde hala bağırıyor olursun. Open Subtitles سوف تكون لا زلت تصرخ عندما يأتون ليأخذوك خارجا
    Dostum, geldiklerinde, yatağımın altında 6.5 kilo haşiş buldular. Open Subtitles يا رجل, عندما يأتون, لدي 14 باوندا من اللحم المهروس تحت السرير
    İngiliz askerleri kırmızı urbalarıyla geldiklerinde yanına bir somun ekmek alıp koşarak uzaklaşmalısın. Open Subtitles عندما يأتون لابسي الرداء الأحمر. عندها يجب عليك الهرب سريعاً وخذ رغيف خبز معك.
    Bana geldikleri zaman yaptığınız şeyi gizlemek için elimden geleni yapacağım, ama kendinizi kandırmayın. Open Subtitles عندما يأتون إلىّ , سأفعل كل ما أستطيع لأخْفِى كلّ ما تفعله الآن , لكن لا تُضَلِّلْ نفسك
    Bu yüzden geldikleri zaman, onları karşılamaya hazır olacağım. Open Subtitles لذا عندما يأتون الى هنا .. سأكون مستعداً لهم
    Bu ayın 13'ünde mezun olacaklar ve baştan çıkarıcı şehrimizi ziyarete geldiklerinde onlara bol şans ve başarı dileriz. Open Subtitles سيتخرجون في الثالث العشر لهذا الشهر ونتمنى لهم التوفيق والنجاح عندما يأتون لزيارة مدينتنا المغرية
    İyi ya, o zaman geldiklerinde orada olman gerekmez mi? Open Subtitles أهناك أسباب أخري لتكوني هناك عندما يأتون ؟
    geldiklerinde olacağız Güvende katiller Open Subtitles سنكون بأمان من الغريبي الأطوار والقتلة عندما يأتون
    K.M. Burns'ü hapse atmaya geldiklerinde içeri kanarya girecek. Open Subtitles لذا عندما يأتون لوضع سي إم بيرنز في السجن العصفور هو الذي سيذهب
    Sana yardım etmek istiyorum demedim ama öldürdüğün polisin intikamını almak için buraya geldiklerinde savaşmaya başlayacaksın ve çapraz ateşte pek çoğumuz ölecek. Open Subtitles لكن عندما يأتون هنا ،لينتقموا من قتلك لرجال الشرطة , ستقوم بإشعال القتال .وأثناء تبادل إطلاق النار ، الكثير منا سيموت
    Hem onlara faydası oluyor hem de buraya geldiklerinde bana faydası oluyor. Open Subtitles ترى, هذا يساعدهم وهذا جيد لعملي عندما يأتون ليأخذونها
    Haklılığımın çıktığını söylemeye geldiklerinde benden dolayı dehşete düşmüş gibi davrandığından emin olmak istedim. Open Subtitles تأكد من أنك تمثل أنك تهابني عندما يأتون ويقولون أنني كنت محق
    Hatırlatayım, onlar buraya geldiklerinde yaşlılar. Open Subtitles هل يمكنني أن أذكرك أنهم يكونون مسنيين عندما يأتون إلى هنا
    Dostum, geldiklerinde, yatağımın altında 6.5 kilo haşiş buldular. Open Subtitles يا رجل, عندما يأتون, لدي 14 باوندا من اللحم المهروس تحت السرير
    Ama benim için geldiklerinde benimle birlikte götürebildiğim kadarını da götüreceğim. Open Subtitles لكن عندما يأتون لي سآخذ أكثر ما يمكن منهم معي
    Benim için geldiklerinde ne yaptığını gizlemek için elimden geleni yapacağım. Ama sen de kendini kandırma. Open Subtitles عندما يأتون إلىّ , سأفعل كل ما أستطيع لأخْفِى كلّ ما تفعله الآن , لكن لا تُضَلِّلْ نفسك
    İnsanlar sigorta için bize geldiklerinde her kişinin başarı olasılığını analiz etmemiz gerekiyor. Open Subtitles ...عندما يأتون إلينا الناس للتأمين يتعين علينا أن نحلل كل شخص لإحتمال النجاح
    Otoparktaki çöplüğün arkasına saklanacağız ve işemeye geldiklerinde tuzağa düşüreceğiz. Open Subtitles نختبئ خلف مكبات النفايات في موقف السيارات ونوقع بالأشخاص عندما يأتون لقضاء حاجتهم
    Hepiniz aptal gibi görüneceksiniz ama bizim için geldikleri zaman ben hazır olacağım. Open Subtitles وستبدون جميعاً كالحمقى ولكن عندما يأتون من أجلنا سأكون مستعده
    Göçmenlerin bu mahallelere geldikleri zaman, bir garaja gayri resmi bir ekonomik birim eklediklerinde, veya genişleyen aileleri için ek bir bölüm ilave ettiklerinde, arsaların ve gayrimenkullerin tek yönlülüğünü ekonomik ve sosyal olarak daha karmaşık bir sisteme doğru nasıl değiştirdiklerinden bahsediyorum. TED إنني أشير إلى كيف أن المهاجرين، عندما يأتون إلى هذه الأحياء، يبدؤوا بتغير البضائع والممتلكات أحادية البعد إلى أنظمة اجتماعية و اقتصادية أكثر تعقيدا، بينما يبدؤون بإدخال اقتصاد غير رسمي إلى مرآب، أو بينما يبنون شقة إضافية بشكل غير قانوني لإيواء عائلة كبيرة.
    İkimiz de önümüze gelince el pençe divan durup arkamızdan gülmelerini iyi anlarız. Open Subtitles نحن نعرف شعورنا عندما يأتون إلينا متذللين وهم يقهقوا خلف ظهورنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more