Hukukun adalet ile ilgili hayallerimizi bizi bir arada tutan ayaktaki kurumlara dönüştürdüğü bir dil olması gerekiyor. | TED | من المفترض أن القانون هو اللغة التي نستخدمها لتحويل أحلامنا عن العدالة لمؤسسات حقيقية تجمعنا جميعاً. |
Bu adalet ile ilgili. | TED | هذا عن العدالة. |
Ben sadece adalet hakkında konuştum ve şehirde barışın tekrar sağlanması için. | Open Subtitles | أتكلم عن العدالة والسلام في منطقتنا |
Dr. King adalet hakkında konuşurdu. | Open Subtitles | الدكتور كنج, تحدث عن العدالة |
adaleti ve silahların kullanım hakkını elinde tutan devlettir, bireyler değildir. | Open Subtitles | الدولة و ليس الأشخاص هي المسؤولة عن العدالة وشريعة استخدام الاسلحة |
Birlikte Adalet için sesimizi yükseltebiliriz. | TED | معاً يمكننا التحدث عن العدالة. |
Naibini tehdit ederken Adaletten söz ediyorsun. | Open Subtitles | تتكلم عن العدالة وانت تهدد ملكتك |
Peder Austin'in için adaletten bahsediyorum. | Open Subtitles | أتحدث عن العدالة للأب، أوستن |
Bunun adaletle ilgili olduğunu sanmıyorum Scully. | Open Subtitles | لا أعتقد أن هذا هو عن العدالة ، سكالي. |
Bu adalet ile ilgili. Evet, duydunuz. | TED | هذا عن العدالة. هذا صحيح. |
Tüm bu adalet hakkında konuşmalar... | Open Subtitles | كلّ ذلك الكلام عن العدالة... |
Hayatının geri kalanını, adaleti ve manevi anlayışı sürdürmeye adayacaktı. | TED | ستقوم بتكريس بقية حياتها للبحث عن العدالة والتفاهم الروحاني. |
Hiç, Adalet için çıkıp haykırmadılar mı? | Open Subtitles | ألم يبكو في العراء باحثين عن العدالة ؟ |
Adaletten söz etmeye geldi. | Open Subtitles | جاء إلي للتحدث عن العدالة... |
Herkes için adaletten konuşmayalım o zaman. | Open Subtitles | دعونا لا نتحدث عن العدالة للجميع . |
- adaletle ilgili. | Open Subtitles | انه عن العدالة |