Skuzziest olan bir yer hayal ettiğinde sen de orada oluyorsun. | Open Subtitles | فقط بحثت عن المكان الأكثر قذارة يمكن لشخص تخيله وها أنت |
Uyandığımız zaman da istediğimiz her şeyin olduğu bir yer bulacağız. | Open Subtitles | وعندما نستيقظ، سوف نبحث عن المكان الذي به كل شيء نريده |
Saçını yaptırdığın yer hakkında konuşmamız gerekmez mi? | Open Subtitles | ألا يجب ان نتحدث عن المكان الذى تصففين فية شعرك ؟ |
Belki de bu yer hakkında söyledikleri doğrudur. | Open Subtitles | ربّما أنّ ما يقال عن المكان صحيح؟ وماذا يقال؟ |
Bu şarkı beraber olduğumuzda sonunda kendimi bir öpücük için yalvarırken bulduğum yerle ilgili. | Open Subtitles | هذه الأغنية عن المكان الذي أجد نفسي فيه عندما كنا سوياً كنت , أرتجي قبلة |
Şu an ellerim bomboş ve girmemiz gereken yeri kesinlikle bilmiyorum. | Open Subtitles | صفر اليدين، ولا فكرة لديّ الآن عن المكان الذي علينا اقتحامه |
- Öyle mi? Nereye gittiğine dair bir fikirleri var mı? | Open Subtitles | هل كنّ يملكن فكرة عن المكان الذي ربما قد ذهبت إليه؟ |
Bilgisayar önce koyacak bir yer bulacak, sonra da yazdıracaktır. | Open Subtitles | الحاسب يبحث عن المكان المناسب لوضع ما ادخلته وبعد ذلك سيطبعه |
Yatabileceğim bir yer bilmiyorsundur, değil mi? | Open Subtitles | لن تحاول السؤال عن المكان الذى سأستلقى به، أليس كذلك؟ |
- Tamam. Manzaralı bir yer bulalım. - Manzara bulalım. | Open Subtitles | حسناً دعنا نبحث عن المكان دعونا نبحث عن المكان الجميل أيتها السيدات |
Yarım saat sonra dişi, yumurtası için uygun bir yer buluyor ve bir tüpü andıran beyaz yumurtlama borusunu aşağı indiriyor. | Open Subtitles | ,بعد نصف ساعة تخفض أنبوبها الابيض الخاص بأخراج البيض .تبحث عن المكان المناسب للبيض |
Yumurta kalitesine bakarak bir yer hakkında çok şey öğrenebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك قول الكثير عن المكان من ناحية جودة البيض |
Bize yaşadığın yer hakkında bir şeyler söyleyebilir misin? | Open Subtitles | الآن هل يمكنك إخبارنا أي شيء عن المكان الذي كنتِ تعيشين فيه؟ |
Bir şey hatırlıyor musun sizi tuttukları yer hakkında? | Open Subtitles | هل تذكرين أي شيء عن المكان الذين كانوا يحتجزونك فيه ؟ |
Eskiden çalıştığı yer hakkında sorular soracaklarını söylediler. | Open Subtitles | ثانيةً بحجة أنهم يريدون سؤاله عن المكان الذي كان يعمل به |
Seni tuttukları yerle ilgili hatırlayabildiğin başka bir şey var mı? | Open Subtitles | أي شئ آخر تستطيع تذكره عن المكان الذي أبقوك فيه؟ |
Küçük bir kızken annenden saklandığın yerle, dünyanı sükunete kavuşturan o yerle ilgili olan... | Open Subtitles | عن المكان الذي اختبأتِ به من والدتكِ حيث كان العالم هادئاً، |
Gideceğimiz yerle ilgili ipucu verecek misiniz? | Open Subtitles | إذا، هل ستعطينا فكرة عن المكان الذي نتّجه إليه ؟ |
Son gününde yemek yediği yeri tespit etme şansımız olabilir. | Open Subtitles | هناك تلوثات كيميائية في الاكل قد تدلنا هذه التلوثات عن المكان الذى اكلت فيه |
Her gün seni, Arthur'un dinlendiği yeri ve Eski Kanun'u arıyorum. | Open Subtitles | لأجلك أنا أفتش يوميا عن المكان الأبدى لاّرثر والعهد القديم فى طريقه |
Ve firmanın başkanı, ne yaptığımıza dair gerçekte çok rahat hissetmiyordum. | TED | و كرأيس للشركة, لم أشعر بالإرتياح عن المكان |
Bize inanmıyorsan nereye gittiğimize dair bir fikrin vardır. | Open Subtitles | لو أنك لا تصدقنا، فلابد أن لديك فكرة ما عن المكان الذي كنا فيه. |