Ama bunun, Berlin'i terk edeceğim anlamına geldiğini sanıyorsanız, yanılıyorsunuz! | Open Subtitles | لكن إذا اعتقدتم أن هذا يعنى أننى سأرحل عن برلين |
Fakat Kennedy bir jest yapılması gerektiğinin farkına varmıştı. Amerika'nın hala Berlin'i savunma niyetinde olduğunu gösteren bir işaret. | Open Subtitles | لكن كينيدي أدرك أنه لابد من تلميح يوضح أن أمريكا لازالت معنية بالدفاع عن برلين |
Ben yıllar önce, Berlin'i Kızıllardan aldım ve ölene kadar da şehrimi savunacağım. | Open Subtitles | قبل سنوات، دحرت الشيوعيين عن برلين وسأدافع عن المدينة حتى يومي الأخير |
HUGH LUNGHI, YALTA'DA İNGİLİZ DELEGESİ Stalin savaşın kazanıldığını biliyordu. Neticede, Ruslar o zaman Berlin'den sadece 40 km uzaklıktaydı. | Open Subtitles | أدرك ستالين أن النصر تحقق، حيث لم يبعد الروس سوى أربعين كيلومتر فقط عن برلين |
"Clay'in düşüncesine göre Sovyetler, Doğu Alman halkından değil Doğu Berlin'den sorumlulardı ve Sovyetlerin oradaki sorumluluklarını bilmeleri gerektiği konusunda kararlıydı. | Open Subtitles | كانت رؤية كلاي هي أن السوفييت كانوا مسؤولين" عن برلين الشرقية ،وليس الألمان الشرقيين وكان مصرًا على أن السوفييت سوف يعترفون بمسئولياتهم هناك |
- Berlin hakkında bilgisi var mı? | Open Subtitles | هل لديه معلومات عن برلين |
Ama bunun, Berlin'i terk edeceğim anlamına geldiğini sanıyorsanız . yanılıyorsunuz. | Open Subtitles | لكن إذا فكّرت أن هذا يعنى أننى سأرحل عن برلين |
Ben yıllar önce, Berlin'i Kızıllardan aldım ve ölene kadar da şehrimi savunacağım. | Open Subtitles | قبل سنوات، دحرت الشيوعيين عن برلين وسأدافع عن المدينة حتى يومي الأخير |
Kennedy'e göre kendisi savaşın eşiğine gelmeye hazır olduğunu göstermişti Berlin'i savunmak için belki de savaşın eşiğinden de ötesine gitmeye hazırdı ve başkasının deyimiyle sıradan bir vali tarafından bir şey yapmamakla eleştirilmişti | Open Subtitles | ،ربما على شفا حرب للدفاع عن برلين وبالداخل كان ينتتقد لعدم قيامه بشيء من أي شخص وإن كان "مجرد رئيس بلدية |
Evet, Berlin'i biliyorum. Paul dostumdur. | Open Subtitles | نعم,انا اعرف عن برلين .بول صديق |
Tüm bakanlıklar ve daireler Berlin'i terk ediyor. | Open Subtitles | سترحل كلّ الوزارات والادارات عن برلين |
Tüm bakanlıklar ve daireler Berlin'i terk ediyor. | Open Subtitles | سترحل كلّ الوزارات والادارات عن برلين |
Führer'in emirlerini izleyen sizler, görevinizin hala Berlin'i savunmak olduğuna inansanız bile ağır silah ikmali, cephane ve içinde bulunduğunuz durum, bu savaşı anlamsız hale getiriyor. | Open Subtitles | التالية لأوامر الفوهرر , كنت لا تزال تعتقد انه من واجبك للدفاع عن برلين على الرغم من المعروض من مستودع الاسلحة الثقيلة , الذخائر وجعل موقفكم هذه المعركة تماما بلا جدوى. |
Führer'in emirlerini izleyen sizler, görevinizin hâlâ Berlin'i savunmak olduğuna inansanız bile ağır silah ikmali, cephane ve içinde bulunduğunuz durum, bu savaşı anlamsız hâle getiriyor. | Open Subtitles | التالية لأوامر الفوهرر , كنت لا تزال تعتقد انه من واجبك للدفاع عن برلين على الرغم من المعروض من مستودع الاسلحة الثقيلة , الذخائر وجعل موقفكم هذه المعركة تماما بلا جدوى. |
Stalin'in amacı belliydi Batılı müttefikleri politikalarını değiştirmeye veya Berlin'i terke zorlamak. | Open Subtitles | ،كانت غاية (ستالين) واضحة إجبار الحلفاء الغربيين تغيير سياسياتهم أو التخلي عن برلين |
Hamburg, Berlin'den epey uzak. | Open Subtitles | هامبورغ بعيدة عن برلين |
Kopenhag Berlin'den çok uzak değil. | Open Subtitles | كوبنهاجن ليست بعيدة عن برلين |
Bırakıp gitmemi istemişti. Berlin'den gitmemi istemişti. | Open Subtitles | أخبَرني أن أدع الأمر وشأنه (أرادني أن أرحل عن (برلين |
Batı'nın Berlin'den çıkmaya niyeti yoktu ama Sovyetler'in, onların gitmesini istediğini biliyorlardı Stalin'in bunu elde etmek için savaşabileceği riskinden çekindiler. | Open Subtitles | لا تُوجد نية لدى الغرب في التزحزح عن برلين لكنهم عرفوا أنّ السوفيت لا يرغبون بوجودهم (خافوا أن يخاطر (ستالين بشنّ حرب لتحقيق مراده |
Berlin hakkında hiçbir şey yok. | Open Subtitles | -لا شيء عن برلين |