Şimdi neden acı duyduğumu ve ne yapman gerektiğini söyleyeceğim. | Open Subtitles | الآن سأخبرك عن سبب حزنى و ما يجب عليك فعله |
Doktor sana neden benim de gelmemi istediğini söylemedi mi? Hayır. | Open Subtitles | ألم يعطك الطبيب أي تلميح عن سبب رغبته في حضوري معك؟ |
Belirli bir sebep söylersen, o zaman bu konuda düşünürüm. | Open Subtitles | إذا أخبرتنى عن سبب معين عندها يمكن أن أفكر بالأمر |
Ölüm nedeni hakkında henüz bilgimiz yok ancak tüm cesetlerin kanı boşaltılmış. | Open Subtitles | ليس لدينا معلومات عن سبب الوفاة ولكن كل الجثث خالية من دمائها |
Prentiss, sen ve J.J. Allyson'la konuşup Rebecca'nın niye hedef alınabileceğini sorun. | Open Subtitles | برينتيس انت و جي جي اعرفا من أليسون عن سبب استهداف ريبيكا |
Korkarım ki, Cyril'in neden burada olduğuna dair.. bazı fikirleri var. | Open Subtitles | انا اخشى بان سيريال لديه بعض الافكار عن سبب وجودك هنا |
Sanırım o nota neden öyle tepki verdiğimi merak ediyorsunuzdur. | Open Subtitles | أفترض أنكم تتساءلن عن سبب رد فعلي بقراءة هذه الورقة |
Sen ve Dedektif Hopper'ın neden Santayana Kulüp'te olduğunuzu bize söyleyebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك إطلاعنا عن سبب وجودك أنت والمحقق هوبر في نادي السانتيانا؟ |
Öyle yapacağından eminim Ama bana kimseye neden gittiğimi söylemeyeceğine dair söz vermelisin. | Open Subtitles | اعرف أنك ستفعل ذلك ولكن أوعدني أنك لم تخبر أحد عن سبب مغادرتي |
Erken ayrılmak için her zaman inandırıcı bir sebep aramıyor muyduk? | Open Subtitles | حسنا، تعلمين ماذا؟ دائما ما نبحث عن سبب جيد للمغادرة باكرًا. |
Geri dönmenize izin vermek için kendi kendime geçerli bir sebep aradım ama ne yaptıysam, bir tane bile bulamadım! | Open Subtitles | لقد بحثت عن سبب يسمح لي بالإفراج عنك ، و برغم أنني حاولت لم أجد واحداً |
Birinin binbaşıyı kaçırması için bir sebep arıyoruz. | Open Subtitles | نبحث عن سبب لماذا شخص ما أختطف الضابطه البحرية |
Genelde ölüm nedeni hakkında şüpheler olduğunda adli tıbbı çağırmaz mısınız? | Open Subtitles | ما هذا؟ ألست عادة ما تطلب رأي الطبيب الشرعي عندما يكون هناك تساؤل عن سبب الوفاه؟ |
Partiden aceleyle ayrılmasının nedeni hakkında fikriniz var mı? | Open Subtitles | ألديك أيّ فكرة عن سبب خروجها من تلك الحفلة بوقتٍ مُبكّر؟ |
Belki de karakola geçip bunu nedeni hakkında konuşuruz. | Open Subtitles | ربما علينا نقل الأمور للمركز و الحديث عن سبب هذا |
Sürekli özür dilemek için bir şey buluyorsun. - niye arkamdan iş çevirdin? | Open Subtitles | يبدو أنكِ دومًا آسفة على شيء ما اخبريني عن سبب تصرفك دون علمي |
neden özellikle burada durduğumu soruyorsanız eğer, sebebi şu ampulü bronzlaştırıcı ampulle değiştirmiş olmam. | Open Subtitles | بالنسبة إلى سؤالك عن سبب وقوفي هنا تحديداً لأنني استبدلت هذا المصباح الكهربائي بمصباح خاص للتسمير |
ne olduğunu biliyorum: Bu bana nasıl oldu ve bunlar nasıl kullanılıyor? | Open Subtitles | أعلم سؤالك,إنه عن سبب هذين الخطافين و كيف أستخدمهم |
Polis henüz saldırının sebebiyle ilgili bir bilgiye sahip değil. | Open Subtitles | ليس لدي الشرطة أيّ أدلة , عن سبب اطلاق النار |
Burada çalışmamın nedeni konusunda kafam biraz karışık. | Open Subtitles | في الواقع لدي بعض الحيرة عن سبب عملي هنا |
Bu belirtilere neyin sebep olduğuna dair hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | ليس لدى ادنى فكره عن سبب هذه الحاله |
Bu ülkede, katılmadığımız bir konuya karşı gösteri yapma hakkı ve ayrıcalığına sahip olduğumuzdan bahsettik ve eşim erkeklerin bu yürüyüşe katılımını neden önemli bulduğunu onlarla paylaştı. | TED | وتحدثنا عن أن كيف لنا الحق والامتياز في هذه الدولة أن نتظاهر ضد أي شيء لا نتفق معه، وتحدث زوجي معهم عن سبب اعتقاده بأهمية أن ينضم الرجال إلى مسيرة المرأة. |