Bu soruya cevap verebilmek için, işim hakkında konuşmam gerekir. | Open Subtitles | للاجابة عن ذلك السؤال أحتاج الى التحدث عن عملي وأهميته |
Açıkcası, profesörler benim işim hakkında benim düşündüğüm kadar olumlu düşünmüyordu. | TED | من الواضح أنه لم يكن لدى الأساتذة نظرة جيدة عن عملي كما كان لدي. |
Beş yıl önce TED sahnesinde durduğumda işim hakkında konuşuyordum. | TED | منذ خمس سنوات، وقفت على منصّة TED وتحدّثت عن عملي. |
Şu andan itibaren işimle ilgili hiçbir şey sorma bana. | Open Subtitles | من الآن و صاعداً لا تسأليني أبداً عن عملي |
Karbon yakalama konusundaki Çalışmalarım hakkında onlarla konuştuğumda aynı derecede şaşırdıklarını görüyorum, çünkü iklim değişikliğiyle mücadele etmem sadece kutup ayılarını veya buzulları kurtarmakla ilgili değil. | TED | ولكن عندما أتحدثُ إليهم عن عملي في جمع الكربون، أجدُ أنهم مندهشون بنفس القدر، هذا لأن محاربة تغيّر المناخ من خلال جمع الكربون لا يتعلق بإنقاد الدب القطبي أو النهر الجليدي فقط |
Bu, Seymour'la Kamboçya gibi yerlerde kendi işimi yapmama ve Çocuk Başına Bir Dizüstü Bilgisayar'ın başlamasına yol açtı. | TED | وهذا يقودني للحديث عن عملي مع سيمور بأماكن مثل كمبوديا وانطلاق مشروع حاسوب لكل طفل. |
- Ne iş yaptığımı bilmiyor. | Open Subtitles | هو لا يعرف ، عن عملي |
çalışmam hakkında. | Open Subtitles | عن عملي. |
Bay Bohannon biri için çalışacağım hakkında hiçbir şey söylemedi. | Open Subtitles | لم يقل السيد بوهانان عن عملي لدى أي أحد |
Aslında sizinle işim hakkında konuşmak istemiştim. | Open Subtitles | في الواقع، أنا في الحقيقية أردتُ أن أتحدث إليك عن عملي. |
Köprüde seninle karşılaştığım o gece kendi işim hakkında benim bile bilmediğim bir şey söyledin. | Open Subtitles | جئت لرؤيتك على الجسر أخبرتني بشيء عن عملي لكنني لم أعرف |
İnanın işim hakkında ne zaman konuşsam, kötü oluyorum. | Open Subtitles | ثقوا بي، في كل مرة أحاول التحدث عن عملي أشعر بالانهيار |
Bak, işim hakkında konuşamam. | Open Subtitles | النظرة، أنا لا أَستطيعُ التَحَدُّث عن عملي. |
Aslında şu an işim hakkında konuşmak hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | تعرفين، الآن لا أحب الحديث عن عملي أثناء حدوثه، |
İşim hakkında konuşmayı sevmediğimi biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعلمين إنني لا أحب أن أتحدث عن عملي |
Benim işim hakkında konuştuk. Ya sizinki? | Open Subtitles | ،لقد تحدثنا عن عملي ماذا عن عملك ؟ |
Benim işim hakkında konuştuk. Ya sizinki? | Open Subtitles | .. لقد تحدثنا عن عملي ماذا عن عملك؟ |
Şu andan itibaren işimle ilgili hiçbir şey sorma bana. | Open Subtitles | من الآن و صاعداً لا تسأليني أبداً عن عملي |
Burada işimle ilgili bilmen gereken tek şey, Bruno bunun ülkemiz ve senin için çok önemli olduğu. | Open Subtitles | كل ما عليك معرفته عن عملي هنا يا (برونو) هو أنه مهم جداً لبلادنا ولك أيضاً |
Çalışmalarım hakkında her şeyi biliyorlardı. Geçit, Osiris. | Open Subtitles | كانوا يعرفون كل شيء عن عملي " بوابة النجوم , أوسايرس " |
Çalışmalarım hakkında yazdığı bir yazı yollamıştı. | Open Subtitles | لقد أرسلتلي مقالة كتبتها عن عملي |
Biliyorum, Binbaşı. İşimi öğretmeye kalkma. | Open Subtitles | أعرف الأمر برمته أيها الرائد لا تخبرني عن عملي |
Ne iş yaptığımı bilmiyor. | Open Subtitles | هو لا يعرف عن عملي |
Bay Bohannon biri için çalışacağım hakkında hiçbir şey söylemedi. | Open Subtitles | لم يقل السيد بوهانان عن عملي لدى أي أحد |
Cici kız olup da, burnunuzu benim işlerime sokmazsanız iyi edersiniz. | Open Subtitles | لطفا أود أن اطلب منك شيئا اخرجي انفك بعيدا عن عملي! |
Sadece bu sefer işlerimi soruşturmana izin vereceğim. | Open Subtitles | هذة المرة فقط سأسمح لك بسؤالي عن عملي |