"عن مخرج" - Translation from Arabic to Turkish

• bir çıkış yolu
• bir yol
• çıkış yolu arıyor

Sonsuza kadar bir çıkış yolu arayabiliriz eğer bir çıkış varsa tabii.
ممكن أن نقضي دهرا في البحث عن مخرج ولو افترضنا بوجود مخرج واحد كما تقول الاسطورة

Ordan başka bir yol bakıcaz,herhangi bir çıkış yolu, herkes baksın,hadi !
سوف نعثر على طرقة اخرى للخروج من هنا، ليبدء الجميع فالبحث عن مخرج الطوارئ اي مخرج لنذهب

Bence onlar her zaman bir çıkış yolu arıyor olacaklar.
لي، يَبْدو بأنّهم دائماً سَيَبْحثُ عن مخرج.

Bu yüzden bir yol bulmaya çalışıyorum ya.
لهذا السبب أنا مُلزم للبحث عن مخرج من هذا

Bence onlar her zaman bir çıkış yolu arıyor olacaklar.
بالنسبة لي يبدون لي دائماً بأنهم يبحثون عن مخرج

Git Sam! Aşağı in! Başka bir çıkış yolu bulacağım!
اذهبى انتى وانا سابحث عن مخرج اخر

bir çıkış yolu aradın ama Hiç bir yol yoktu.
بحثت عن مخرج لكن لم يكن هناك أحد

Bak Shawn, kapana kısılmış gibi hissediyorsan, bir çıkış yolu arıyorsan bana söyle.
" إسمع " شون إذا أحسست بأنك محاصر أو إذا كنت تبحث عن مخرج من هذا

Pekâlâ, ayrılıp bir çıkış yolu arayalım.
حسناً,دعونا ننفصل ونبحث عن مخرج

Eli ve Chloe bir çıkış yolu arıyorlar ama bulamazlarsa buradan çıkmak için yardıma ihtiyacımız olacak, efendim.
أيلاى" و"كلوى" يبحثون عن مخرج أخر" ولكن إن لم يجدوا نحن سوف نحتاج الى المساعدة هنا , سيدى

Hayır. Anlaşmaya göre sana bir çıkış yolu bulurum...
لا الاتفاق كان انا ابحث لك عن مخرج

Buradan bir çıkış yolu arıyorsunuz, ve evet, Göz de anahtarı.
تبحثين عن مخرج ، و نعم العين هي المفتاح

Bu yüzden bir çıkış yolu arıyoruz.
لذا نبحث عن مخرج.

Başka bir çıkış yolu bulmak için gitmiş olmalı.
خرج ليبحث عن مخرج آخر

Dışarıya bir yol bulacağız ve Kirensky'nin adamlarının gerisini arayacağız.
سنبحث عن مخرج و باقي فريق كرينسكي.

Sorun yok, sorun yok. Dışarı çıkmak için başka bir yol bulmamız gerek.
لا بأس, سوف نكمل البحث عن مخرج آخر

bir çıkış yolu arıyor.
هو يبحث عن مخرج