"عيادتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • kliniğimi
        
    • ofisime
        
    • kliniğim
        
    • Kliniğime
        
    • kliniğimin
        
    • kliniğimde
        
    • Klinik
        
    • muayenehanem
        
    • Muayenehanemin
        
    • muayenehanemde
        
    Dikkatlice düşündükten sonra kendi veteriner kliniğimi açmaya karar verdim. Open Subtitles وبعد دراسة متأنية، لقد قررت... لفتح عيادتي الحيوانات الأليفة الخاصة.
    Eğer dişsel bir acil durum için ofisime gelmemişlerse, onlarla tanışamıyorum. Open Subtitles ما لم يدخلوا إلى عيادتي بحالة طارئة للأسنان فأنا لن ألتقيهم
    Bu odada kim benim kliniğim vasıtasıyla grup sex terapisine katıldı? Open Subtitles من في هذه الغرفة جرب العلاقة الجماعية ؟ من عولج بالعلاقة الجماعية عن طريقة عيادتي ؟
    Kliniğime geri dönemem çünkü orada olacağımı biliyorlar. Open Subtitles لايمكنني العودة إلى عيادتي الآن بعدما عرفوا مكانها
    Bu mücevherlerden herhangi biri kliniğimin bir yıllık masrafını karşılardı. Open Subtitles كل واحدة من هذه الجواهر يمكن أن تقضي حاجات عيادتي لمدة سنه
    Beni kendi kliniğimde eleştirmekle kalmadın şefin gözü önünde beceriksiz biriymişim gibi gösterdin. Open Subtitles لم تكتفِ فقط بإنتقادي في عيادتي لكنّك جعلتَني أبدو شخصاً غير كفءٍ أمام الرئيسة ؟
    kliniğimi mezbahaya çevirmelerine izin verdim. Open Subtitles لقد سمحت لهم بتحويل عيادتي الى مجزره
    kliniğimi mezbahaya çevirmelerine izin verdim. Open Subtitles سَمحتُ لهم بتَحويل عيادتي إلى مذبح
    Ayrıca, kliniğimi de bu işin dışında tutmanızı istiyorum. Open Subtitles و أيضاً أريد أن تتركا عيادتي خارجاً
    Birtakım testler için ofisime gelmelisiniz. Open Subtitles يجب أن تأتين إلى عيادتي لإجراء فحوصات أدق.
    En azından Simon'un seni ofisime getirmesine izin ver. Open Subtitles على الأقل دع سيمون تحضرك الى عيادتي
    Betty'i al, hemen ofisime getir. Open Subtitles اجلبي بيتي , اجلبيها الى عيادتي ..
    Ama burası artık benim kliniğim. Nelere ihtiyacın var? Open Subtitles لكن هذه عيادتي الان ماذا تريد؟
    kliniğim teknik olarak özel bir muayenehanedir. Open Subtitles عيادتي في الأساس مزاولة منفصلة
    Kliniğime, çocuklar için tüm o tıbbi ekipmanları ve lolipopları gönderen o. Open Subtitles تعرفين بأنه ارسل كل عيادتي . الاجهزة الطبية ومصاصات الاطفال.
    En iyi ihtimalle, rehabilitasyon kliniğimin başarısını ilan etmiş oldum. Open Subtitles لقد صوّت لأحصل على النجاح في عيادتي التأهيلية
    kliniğimde melez bir kapre var alev topları öksürüyor ve ölmesine dakikalar kaldı. Open Subtitles يصادف أن لدي "كابر" هجين في عيادتي *هو مخلوق أسطوري ينفث الكرات النارية مع دقيقة متبقية للحياة
    Arabistan'da Klinik mi açsam? Open Subtitles أيجب أن أفتح عيادتي في دولة عربية؟
    Kendi plastik cerrahi muayenehanem vardı. Open Subtitles لقد كان لدي عيادتي الخاصة بالجراحة التجميلية
    Muayenehanemin kapılarının daima, normal iş saatlerinde dahi sana kapalı olacağına yemin etmiştim. Open Subtitles وحلفت ألا أفتح لك باب عيادتي إلى الأبد، حتى خلال أوقات الدوام الرسمي.
    Ama kendisiyle bu hafta muayenehanemde görüşmek istiyorum. Öyle anlaştık. Open Subtitles لكنني أريدُ ان أراها في عيادتي هذا الأسبوع كما أتفقنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more