Ne yaparsan yap, evden uzak duracağına bana söz ver. | Open Subtitles | أياً كان ماتفعله، عِدني بأنك ستبقى بعيداً عن المنزل |
Benim doğum günüm geldiğinde kutlamayacağımıza söz ver. | Open Subtitles | عِدني عِندما يَحينُ عيد ميلادي ألا نَحتفلَ بِه |
Arkamı döndüğümde hâlâ orada olacağına söz ver. | Open Subtitles | عِدني بأنني لو التفتُ إليك فستكون موجوداً |
söz ver Ram, beni tek başına yakmayacağına söz ver. | Open Subtitles | عِدني يا رام , أنك ... لن تغمر رمادي وحيدًا |
Bu işi daha da ileri götürmeyeceğine söz ver yeter. | Open Subtitles | فقط عِدني بأنك لن تجعل الأمر يصبح طويلاً. |
Sadece işin bittiğinde icabına bakacağına bana söz ver. | Open Subtitles | فقط عِدني أن تخرجها من الحسابات عندما ينتهي الأمر |
Bugün beni utandırmayacağına söz ver. | Open Subtitles | عِدني بأن لا تتفوه اليوم بما قد يُسبب إحراجاً لي |
Tamam, tamam. Sadece bu konuları bu akşam yemekte açmayacağına söz ver. | Open Subtitles | حسن ، حسن ، فقط عِدني أنك لن تذكر أياً من هذا الليلة؟ |
Ona nasıl tanıştığımızı ve beni nasıl güldürdüğünü anlatacağına söz ver. | Open Subtitles | عِدني بأنكَ ستخبره بكيفية لقائنا و كيف اعتدتَ إضحاكي |
Hayır, geri döneceğine dair bana söz ver. | Open Subtitles | كلاّ، عِدني بأنّك ستعود لقد فعلتُ هذا مئات المرّات. |
Anneme buranın berbat bir yer olduğunu söyleyeceğine dair söz ver. | Open Subtitles | عِدني أن تخبر أمّي كم هو المكان فظيع هنا. |
O gün geldiğinde, çöle döneceğimize söz ver. | Open Subtitles | عِدني عندما يأتي ذلك اليوم ، سنذهب إلى الصحراء |
Düşüneceğine söz ver | Open Subtitles | عِدني فحسب أنك ستفكر على الأقل في الأمر يا رجُل |
Bana bir söz ver, yapmayacağım bir şeyi yapma, tamam mı? | Open Subtitles | عِدني فقط بشيء واحد لا تفعل شيئاً ما كنتُ لأفعله أنا، موافق؟ |
Bir daha bundan bahsetmeyeceğimize söz ver bana. | Open Subtitles | و لكن عِدني بأن لا نتحدث في هذا الموضوع مرة أخرى |
Benimle bira içmeye geleceğine söz ver. | Open Subtitles | عِدني أنّكَ ستسمح لي بدعوتكَ إلى شرب بيرة؟ |
O şeylerin piyasaya sürülmeyeceğine söz ver. | Open Subtitles | عِدني بأن هذه اللعبه لن تنزل للسوق أبدا. |
Sana bir şey sormam gerek. Doğruyu söyleyeceğine söz ver. | Open Subtitles | أريد سؤالك شيئًا، لكن عِدني أنّك ستقول الحقيقة |
Bir şey istiyorum ve sonrasında söz ver eve döneceksin. | Open Subtitles | شيء واحد، وبعدها عِدني أنك ستعود إلى الوطن |
Mahkemede nasıl kıvranıp durduğunu sonra anlatacağına söz ver. | Open Subtitles | عِدني أن تُخبرني ماهية الشعور مشاهدته وهو مرتبك فى قاعة المحكمة ظهر الـيوم |
Artık gitmeliyim, ama teklifimi, en azından düşüneceğin için, bana söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | لابدّ أن أغادر الآن، ولكن عِدني على الأقل أنك ستفكّر في عرضي الصغير |