"عِندها" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sonra
        
    • O zaman
        
    Ama ben gittikten Sonra ve bir sonraki olay olduğunda... belki bu kez birisi öldüğünde, suçlayacak kimsen olmaz. Open Subtitles لكن بعدَ رَحيلي و حدوث الخطأ التالي و رُبما يموتُ أحدهُم عِندها فلَن يتبقى لكَ مَن تلومُه يا غارفي
    Birkaç ay bekleyelim de bulutlar dağılsın, Sonra onu çıkartırız. Open Subtitles سندعُ الأمرَ يهدَأ و ننتظِر بِضعَة أشهُر و عِندها سنُخرِجُه
    Sıvıştığınızı varsayalım, Sonra sürekli ve sürekli kaçmanız gerekir. Open Subtitles أُعني، لنقُل أنكَ تمكنّتَ من التسلُل عِندها عليكَ أن تهرُب و تستمِر في الهروب
    Sonra gece içeriye göz yaşartıcı bomba atalım. Open Subtitles عِندها الليلَة عندما يقبعونَ في الظلام، نُطلقُ غاز المسيل للدموع
    - Ya olmazsa? O zaman bu da çözülmemiş gizemli dosyalara karışır. Open Subtitles عِندها تذهَب هذه إلى ملَف القضايا الغير محلولَة
    Ve bundan Sonra, ikisi de hazır olduklarında... tarafları yüz yüze getirebiliriz. Open Subtitles و عِندها فقَط، عِندما يكونا جاهزين يُمكنهما اللِقاء فِعلاً وَجهاً لوَجه
    Hatta bir randevu bile işe yarar, ve Sonra da kendi blogunda gerçek hikâyeyi anlatarak onun rüzgârını çal. Open Subtitles ومعالوقتستجلبيه.. عِندها اسرقي مُعجبيها، بِكتابتكِ للقصّة الحقيقيّة على زاويّتكِ الخاصّة.
    Sonra dedim ki, ya kafamda kuruyorsam? Open Subtitles لكن عِندها فكّرت، ماذا إن كنت اتخيّل الأمر؟
    Uyuşturucu trafiğini geri alacağız ve babamı incitenin kim olduğunu bulduktan Sonra.... Open Subtitles سنَتستعيد تِجارةً المُخدرات ..... و نعرفُ مَن آذى أبي و عِندها
    Evet ama senin durumunda, üşütebilirsin, Sonra da geberirsin, bana da bir sürü evrak işi çıkar. Open Subtitles نعم، حسناً، في حالتِكَ هذه تعرِف، يُمكنُ أن تُصاب بزُكام عِندها تموت، و عِندها سيكونُ لدي الكثير من المُعاملات الورقية لأقومَ بِها
    Ve Sonra ışıklar söndü. Open Subtitles و عِندها انطفأَت الأنوار
    Sonra kapı çalıyor. Open Subtitles عِندها رنّ جرس الباب
    Sonra Vern'ü içeri alıyorum ve alır almaz olanları ona söylemeyi düşünüyorum... Open Subtitles ..لذا أدخل (فيرن) للمنزل, عِندها فكرت بإخباره , ماذا حدث
    Sonra... Open Subtitles و عِندها
    - Sonra yukarı çıkıyoruz. Open Subtitles ,عِندها صعدنا
    Sonra Chazz pompalı ile içeri geliyor. Open Subtitles عِندها دخل (تشاز) بالبندقية
    O zaman "tatlı yavrum"... sanırım seni öldürmem gerekir. Open Subtitles عِندها, يا صغيرى العزيز... أعتقد أننى سأضطر لقتلك.
    O zaman hapishane nasıl bir şeydi bilmiyordun. Open Subtitles عِندها لم تكُن تعرِف طبيعةَ الحَبس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more