| Şey, eğer mesele para olsaydı Gavin lokantaya girip derhal kasaya doğru yönelirdi. | Open Subtitles | حسنا.لو كان الأمر بخصوص المال لكان غافين دخل المطعم و إتجه لألة النقود |
| Millet, galiba şüphelinin neden Gavin ve Trevor'ı hedef aldığını biliyorum. | Open Subtitles | يا جماعة,أظن أنني أعرف لم قام الجاني بإستهداف غافين و تريفور |
| Gavin'ı Bill gibi bir aptalla iş yapması için zorladın mı? | Open Subtitles | هل اجبرتي غافين لـ اخذ وظيفة مع احمق مثل بيل ؟ |
| Polis Gavin' i gözaltına aldığında eminim yaşasaydı Walter' ın istediği bu olurdu. | Open Subtitles | عندما قامت الشرطة بالقبض على غافين لقد قمت بفعل ما كان وولتر يريده |
| Başka bir çok yol var bir kızdan para kazanmak için Gavin. | Open Subtitles | هناك الكثير من الطرق الأخرى للشاب من أجل كسب بعض المال غافين |
| Bakalım Gavin' in masum olduğuna dair bir kanıt bulabilecek miyiz. | Open Subtitles | نرى إذا كان بإمكاننا إيجاد أي دليل يثبت أن غافين بريء |
| Gavin eyalet başsavcısına, eğer bir karara bağlamazsa, bir sonraki seçime hadım olarak katılacağını söyledi. | Open Subtitles | غافين أخبر المدعي العام إن لم يقبل في الانتخابات القادمه سيدير مسلخ |
| Gavin, bu mesele başladığından beri, uykularım kaçıyor. | Open Subtitles | غافين , منذ أن بدأ هذا الامر كان نومي سيئا |
| O adam hepimizin tanıdığı eski belediye başkanı Gavin Channing'ti. | Open Subtitles | الرجل كلنا نعرفه هو العمدة السابق غافين تشانينج. |
| Veri tabanına göre, Gavin 4 yıl kadardır kayıpmış. | Open Subtitles | للأطفال المفقودين و المستغلين وفقا لقاعدة البيانات غافين كان مفقودا منذ 4 سنوات |
| 2009'da anne, polis raporunu doldurduğunda Gavin'in kaçırıldığına ısrarcıymış. | Open Subtitles | بالعودة لعام 2009 عندما قدمت الأم بلاغا للشرطة أصرت على أن غافين إختطف |
| Burada Gavin'in bir kaç kez evden kaçtığı ama her zaman 24 saat içinde döndüğü yazıyor. | Open Subtitles | مكتوب هنا أن غافين هرب من المنزل عدة مرات لكن كان يعود دائما خلال 24 ساعة |
| Sürücünün Gavin'in kaybolmasından sorumlu kişi olduğu olasılığından çıkamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا إستبعاد إحتمال أن السائق هو الشخص المسؤول عن إختفاء غافين |
| Gece yarısı özlemi haricinde kurbanlar ve Gavin arasında bir bağlantı yok gibi. | Open Subtitles | لا يبدو أن هناك بالأمر ما يزيد عن جوع ليلي لا توجد صلة بين الضحايا و غافين |
| Babası Gavin 4 yaşından beri hapiste. | Open Subtitles | لقد سجن الوالد منذ ان كان عمر غافين 4 سنوات |
| Yani Gavin kendisine yalnızlığı sağlamak için evi terk etmiş olabilir. | Open Subtitles | مما يعني أن غافين كان لوحده في المنزل ليتصرف بحريته |
| Gavin'in hiçbir suç kaydı yok iyi ve sakince giriyor, ve yemek sipariş ediyor. | Open Subtitles | غافين لم يكن لديه سجلات جنائية دخل بكل برود و عزم و طلب وجبة |
| Bu yüzden merak ediyorum da Gavin ilk saldırısı için neden bu lokantayı seçti. | Open Subtitles | مما يجعلني أتساءل عن سبب إختيار غافين لهذا المطعم لجريمته الاولى |
| Gavin ikisine de saplantılı gibi değil. | Open Subtitles | و على ما يبدو أن غافين لم يحفزه اي منهما |
| Genelde yalnızca çocuk ve gençlerde taciz durumunda görülür, Gavin'in yaşında olmaz. | Open Subtitles | بشكل إعتيادي نرى ذلك في حالات الإساءة بالأطفال و الأولاد اليافعين و ليس أحد بعمر غافين |
| MC Guffin Vakfına ofis malzemelerimizi yenilemek için başvuruda bulundum. | Open Subtitles | قدمت طلب لشركة ام سي غافين الخيرية ليعطونا منحة نطوّر بها معدات القسم |