| Pencereden dışarı bakıyordum, camın köşesinde toz gördüm bu beni deli etti | Open Subtitles | لقد كنت أطالع خارج النافذة ولاحظتُ غباراً في زواياها وهذا يقودني للجنون |
| toz ve kir bulursam bu paspasla üzerinden geçerim. | Open Subtitles | و لو وجدت غباراً أو قاذورات أمسحها بالممسحه؟ |
| Bu sırf toz değil. Bu toz tanrısının oğlu. | Open Subtitles | حقاً ، هذا ليش مجرد غباراً هذا إبن الغبار |
| Bir tren dönüş yaptığında, rayları biler ve çelik tozu yaratır. | Open Subtitles | عندما يتحرّك القطار ، يطحن القضبان ويخلق غباراً متيناً |
| Üzerinde altın tozu olup olmadığını merak ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل فيما إذا كان عليها غباراً ذهبياً |
| Adam resmen toza dönmüş halde. | Open Subtitles | فقد كان الرجل غباراً تذروه الرياح بشكل حرفي. |
| Yalnızca dakikalar önce ayrıldığım dünya şimdi toza dönmüştü. | Open Subtitles | العالم الذي تركته قبل لحظات أصبح غباراً الآن |
| Ağaç olacaksınız ya da bir kaya. Çamur, kum ve toz. | Open Subtitles | سيكون التمويه الكامل شجرة أو صخرة ستصبحون وحلاً و رملاً و غباراً |
| Kalem işaretleyicileri, tebeşire benzeyen ince parçacıklı toz ürettiler. | Open Subtitles | أقلام المسح تنتج غباراً واضحاً محدداً يشبه الطباشير |
| Bazen tavan arası gibi güveli, tozlu yerlerde toz kokusu aldığımda aklıma annem geliyor. | Open Subtitles | احياناً عندما اشم غباراً في الغرفة العلوية او ماشابه مثل ان تكون عثة او غبارا افكر في امي |
| O kadar yaşlı ki toz osuruyor. | Open Subtitles | هو كبير السنُ جداً يَضْرطُ غباراً. |
| Çünkü bir resimde bizi parçalara bile ayırsan, 20 yıl bile geçse hala toz parçacıkları olarak kalacağız. | Open Subtitles | لأنك يمكن أن ترسم لنا في مئات الصور. خلال ثمانين عاما ... سوف نكون قد صرنا غباراً |
| Randy'i voodoo büyüsü bildiğine ikna etmiş benim de gözlerime toz üfledi. Hâlâ yanıyor. | Open Subtitles | و نفخ غباراً في عينيّ , ما زالت تحرقنـي |
| Çünkü iki saniyede ezilip toz haline geleceksin. | Open Subtitles | لأني سأطحنك لتصير غباراً في ثانيتين |
| toz bile kaldıramıyorum. | Open Subtitles | اوه اهدأ انا حتى لا اقدر ان احرك غباراً |
| - Medeniyet geride kaldı. Yok oldu. Peri tozu gibi uçuştu. | Open Subtitles | لقد انتهى، أصبح غباراً تذروه الرياح |
| Kemik tozu olabilir. | Open Subtitles | قد يكون هذا غباراً عظمياً |
| Zaman Girdab'ını alıp kafasına boşaltıp, onu toza dönüştürdüm. | Open Subtitles | ... وأخذت دوامة الزمن وصببتها بداخل رأسه وجعلته غباراً |
| Zaman Girdab'ını alıp kafasına boşaltıp, onu toza dönüştürdüm. | Open Subtitles | ... وأخذت دوامة الزمن وصببتها بداخل رأسه وحعلته غباراً |