Oturma odası. Mutfak ve yemek odası. | Open Subtitles | غرفه المعيشه , وهنا المطبخ , غرفه الطعام |
- Oturma odası Morgan ve Alex'e ait. | Open Subtitles | مورجان"و "ألكس" لديهم غرفه المعيشه" |
Sizin altınızın bağlı olduğu zamanları hatırlıyorum, Oturma odasına gelir ve | Open Subtitles | اتذكر عندما كنتم تستخدمون الحفاضات تاتون الى غرفه المعيشه قائيلين |
Oturma odasına git. | Open Subtitles | اذهبى الى غرفه المعيشه |
Komutan burada, oturma odamızda annemi öptüğünden farklı gözüküyor. | Open Subtitles | السيد الواقف هناك يبدو مختلفا عن غرفه المعيشه وهو يقبل أمى |
Tahribatın büyük kısmı oturma odasında olduğundan, Noah Daniels'ı kaçıran adamın eve şiddetle girmediği aşikar. | Open Subtitles | بما أن معظم الدمار قد تم احتوائه فى غرفه المعيشه,اذا مختطف نوا دانيالز لم يدخل المنزل |
İşte burası da Oturma odası. | Open Subtitles | -هنا فى غرفه المعيشه |
- Oturma odasına lütfen, Merta. - Peki, Bayan Arbus. | Open Subtitles | -فى غرفه المعيشه, من فضلك,يا ميرتا. |
Oturma odasına açılıyor. | Open Subtitles | إلى غرفه المعيشه |
Eric... birayı açıklamadan önce... iki eyalet polisinin oturma odamızda neden Noel... ağacımıza el koyduklarını söyleyebilirsin? | Open Subtitles | إيرك... قبل ان توضح وجود البير من الممكن ان تخبرني لماذا هنالك رجالا أمن في غرفه المعيشه |
Gecenin bu saatinde oturma odasında hoplayıp zıplayacak değilim. # Stagger Lee # | Open Subtitles | لن ارقص في غرفه المعيشه في هذا الوقت المتأخر من الليل |
Burada yaşıyan kadın, Aimee Diaz, ...bu sabah geldiğinde oturma odasında cesedi bulmuş. | Open Subtitles | المرأه التي تعيش هنا ايمي دياز عادت صباحا للمنزل فوجدت جثه في غرفه المعيشه |
Şu anda oturma odasında bulunuyorsun, muhtemelen, yatak odası da olacak olan. | Open Subtitles | -أنت تقف فى غرفه المعيشه التى هى فى نفس الوقت -ممكن أن تكون -غرفه نوم |