"غريبا أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • garip
        
    • tuhaf
        
    Başka bir canlının sizi yemeye çalışması çok garip bir his ve işte bunun gibi vejetaryenliği teşvik etmenin pek az yolu var. TED كان إحساسا غريبا أن ترى مخلوقا آخر يحاول أكلك، لذا فهناك ما يعزز التوجّه النباتي، كهذا الحادث مثلا.
    Bazı şeylerin beklediğimiz gibi olmamaları ne kadar garip. Open Subtitles غريبا أن الا حداث لاتنقلب علي اعقابها كما تتوقعين
    Kanımca, müzik deneyimi olmayan birinin koroyu yönetmesi biraz garip kaçacak. Open Subtitles حسنا، سيبدوا هذه غريبا أن يكون شخص القائد مع عدم وجود تجربة موسيقية وهو يقود جوقة.
    Ve doğada bu kadar çok temel parçacık olması size tuhaf görünebilir. TED وقد يبدو غريبا أن يكون في الطبيعة.. هذا العدد الكبير من الجسيمات.
    Sana bu hayatta en kötü şeyleri yaşatmış bir adam böyle söyleyince tuhaf oldu ama Tom senin gözünde o konuma gelebilmek için çok çalışmak zorundaydı. Open Subtitles أعلم أن هذا يبدو غريبا أن يأتي من رجل جلب لك بعض أسوأ الأشياء لكن هذا هو سبب
    Evet ama biraz garipti. Bana sürekli minik pilicim dedi ve bir sürü garip ses çıkardı. Open Subtitles نعم ، كان غريبا أن تسميني قطعةِ دجاجِ صَغيرةِ ثم تصدرت أصوات كأنها تأكلني
    Biliyorum buna dokunmam biraz garip ama bu onun kakası ve az önce içindeydi. Open Subtitles أعلم انه يبدو غريبا أن ألمسها لكنها كانت لتو بداخله
    Birinin sadece elleri bronzlaşmışsa garip görünür. Open Subtitles سيبدو غريبا أن يظهر الشخص بيدين سمراوتين.
    Güney Afrikalı plak şirketlerinin Rodriguez'i araştırmaması biraz garip gelebilir, ...ancak geri dönüp baktığınızda, ...ırkçılığın tam ortasındaydık, ırkçılığın doruğundaydık. Open Subtitles سيقيرمان : قد يكون غريبا أن شركات التسجيل في جنوب افريقيا لم تحاول أن . تتقفى أثر رودريقز
    Bu kadar ölüm dolu bir yerde, gerçekten yaşadığımı hissetmem garip geliyor. Open Subtitles يبدو غريبا أن في مكان ملئ بالموت ، أشعر بالحياة أكثر من ذي قبل
    Jakuzi'de Başkomiser'inin önünde öyle olmak garip gözükür dedim. Open Subtitles يبدو غريبا أن تكون أمام النقيب في ثوب السباحة
    Wisteria Lane'de bir tek sizin bahçenizdeki çimlerin haftada üç kez biçilmesi sence de garip değil mi? Open Subtitles أليس غريبا أن مرجتك هي الوحيدة في "ويستيريا لين" التي تجز 3 مرات أسبوعيا ؟
    Patronunun köpek parkında buluşmak istemesi garip değil mi? Open Subtitles -أليس غريبا أن رئيسك يريد أن يقابلك في حديقة الكلاب؟
    Yardım için onu aramak biraz garip olmaz mı? Open Subtitles ولن يكون غريبا أن تتصل به لأجل معروف؟
    Hepten isimsiz kalmış olmak çok garip hissettiriyor. Open Subtitles يبدو غريبا أن يكون الواجد للكل بلا إسم
    Yorulmuş olması garip değil diyorum. Open Subtitles كنت أقول إنه ليس غريبا أن يكون متعبا
    Hayır. Tanrım, yeniden evde olmak size de tuhaf gelmiyor mu? Open Subtitles لا, يا إلهى أليس غريبا أن نعود للبيت مرُة ثانية؟
    O kişinin kendisi olacağını uman birine bunu itiraf etmek tuhaf geliyor. Open Subtitles يبدو غريبا أن أعترف بهذا لشخص يتمنى أن يكون هذا الوغد
    Tüm evrenin, tüm dünyanın mülkiyete verilmesini istememiz kulağa tuhaf geliyor. Open Subtitles قد يبدو غريبا أن نقول نحن نريد أن نمتلك الكون كله الأرض بالكامل إمتلكت.
    Hadi ama, tuhaf oldugunu kabul et. Ya kizina ne demeli? Open Subtitles بحقك, يبدو غريبا أن يقول هذا و بعد ذلك أبنته
    İkimizin de Mario Lopez maskesi takması tuhaf olmadı mı? Open Subtitles واو، أليس هذا غريبا أن كلانا اختار ماريو لوبيز؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more