geyiğe binebilmek için nazik olmak gerek. Bunu babam öğretmişti. | Open Subtitles | يجب أن تكون رقيقًا لتمتطي غزالًا والدي علمني الطريقة |
Tek bir araba. Kocası geyiğe çarpmamak için direksiyonu kırmış. | Open Subtitles | الزّوج انحرف كي يتفادى غزالًا. |
..ya da en kötü bir geyiğe çarpmıştır diyordum. | Open Subtitles | أو أنه صدم غزالًا كأسوء الأحوال |
Ve bir geyiğe çarptım. | Open Subtitles | و.. فصدمت غزالًا |
Ve ben de oradaydım, bir geyiğe çarpmıştım. | Open Subtitles | وحينها انا صدمت غزالًا |
geyiğe çarptığımı söyledim. | Open Subtitles | أخبرته بأنني صدمت غزالًا |