"غضبهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • öfkelerini
        
    • öfke
        
    • öfkeleri
        
    • öfkesini
        
    • öfkeli
        
    • öfkelerinden
        
    • öfkelerinin
        
    • kızdıklarını
        
    Görüyorsun... öfkelerini yönlendirmeyi bilenler, sadece daha da fazla odaklanıyorlar. Open Subtitles هؤلاء الذين تعلموا التحكم في غضبهم.. يصبحون أكثر وأكثر تركيزاً
    Isırılan kurt adamlar öfkelerini bastırmakta daha fazla güçlük çekerler. Open Subtitles المذئوبين الذين تم عضّهم يُعانون أكثر من أجل كبت غضبهم
    Ve öfkelerini bastırmak için onları satın alacak yeterince de insan. Open Subtitles وعدد كاف من الناس شرائها، لاسترضاء غضبهم.
    Onlar öfke ile nasıl başa çıkılacağı konusunda tavsiye soran tutun. Open Subtitles هم يسألونني باستمرار عن نصيحة تساعدهم بالتعامل مع غضبهم
    Bu halk hâlâ hükümsüz öfkeleri direkt olarak üniformalarımıza. Open Subtitles هذا الشعب ما زال بدون مجرم متهم إنهم يوجهون غضبهم الى منصبنا الرسمي
    Benim görevim, Walkerlar'ın öfkesini temsil etmek... kederlerini değil. Open Subtitles ينبغي أن أوضح ذلك فمهمتي أن أمثِّلهم فقط في غضبهم وليس في حزنهم
    Buraya girdiklerinde dışarıda olduklarından çok daha az öfkeli oluyorlar. Open Subtitles هنالك الكثير ممن قَل غضبهم عندما أتوا إلى هنا
    Asıl tehdit bu insanlara öfkelerinden kurtulmaya yardım edeceğini söyleyip ama çok paraya mal olacak demen. Open Subtitles تخبر هؤلاء الناس أنك ستساعدهم للتخلص من غضبهم لكنّه سيكلّفهم الكثير من المال
    Yerinde oturmayan bir Savaş Tanrısı'yla, barışçıl insanlar öfkelerini kontrol edecek öz disiplinlerini kaybediyorlar. Open Subtitles بدون إله الحرب.. يفقد الناس المسالمون ضبط النفس ولا يستطيعون التحكم في غضبهم
    Bu yanlış. - En azından insanlar tekrar öfkelerini kontrol edebiliyorlar. Open Subtitles على الأقل الناس يستطيعون التحكم في غضبهم من جديد
    Göstericiler, ortalıkta Komünist idareyi hatırlatan ne varsa öfkelerini ona kustular. Open Subtitles نفّس المتظاهرون عن غضبهم بأيّ تذكارات مادة للحكم الشيوعي
    Ama onlar bütün bu öfkelerini senden çıkarmak üzereler! Open Subtitles لكن غضبهم صامتاً، معبئاً لكن سيصبونه عليك
    Eğer öfkelerini ortaya çıkarabilirse, iyileşeceklerini düşünüyormuş. Open Subtitles إعتقد أنه إذا إستطاع , أن يجعل المرضى ينفصوا عن غضبهم إذاً سيتخلصون منه
    Rakibinizi savaşa, öfkelerini kullanarak çekmeye çalışın. Bu şekilde kolayca hayal kırıklığına uğrarlar. Open Subtitles حاول جرّ عدوّك للمعركة استغل غضبهم بتلك الطريقة هم سيحبطوا بسهولة
    Ama öfke içindeki tanrılar çeliğin sırrını almayı unutup onu savaş meydanında bıraktılar. Open Subtitles ...وفي غضبهم, الرب نسى سر الفولاذ ...وتركوه فى ارض المعركه
    öfke sayesinde bir araya geldiler. Open Subtitles على الأرجح هم مجتمعين حول غضبهم
    ve öfke ile gelecekler. Open Subtitles وسيعودوا مع غضبهم
    Yahut Jane Doe'muz olduğunu biliyorlar, bu yüzden de öfkeleri çoktan kontrolden çıkmış. Open Subtitles او يعرفوا ان مجهولة الهوية بحوزتنا و الان غضبهم خرج عن السيطرة
    öfkeleri acıları ile büyüdü ve bu protesto sembolü, her yerde karşımıza çıktı. Open Subtitles غضبهم ازداد مع عذابهم وهذا رمز الاحتجاج تاذي اظهر في كل مكان
    İyi ama bugünlerde öfkesini kontrol edebilen insan sayısı bir elin parmağını geçmez. Open Subtitles بذلك فقط، في الوقت الحاضر، لا يوجد واحد فقط أو اثنين من الناس الذين لا يستطيعون السيطرة على غضبهم
    Orada oturuyor ve yabancı insanların nasıl terk edildiklerini ya da nasıl tacize uğradıklarını ve ailelerine ne kadar öfkeli olduklarını anlatmalarını dinliyorum. Open Subtitles أجلس هناك وأستمع إلى غرباء يتحدثون عن أنهم هجروا أو تم التحرش بهم ومدى غضبهم على عائلاتهم
    Davranışlarımdan dolayı bana olan öfkelerinden bahsediyorsun. Open Subtitles تقصدين غضبهم: إتجاهي لآخر أفعالي حتى لو وجدتيهم ماذا ستقولين؟
    Ancak dışarıda borçlu olduğunuz insanların öfkelerinin kontrolden çıkması an meselesi. Open Subtitles لمدة على الأقل، لكن بالنسبة للذين لهم مال بالخارج إنها فقط مسألة وقت قبل أن يكون غضبهم يمكن التحكم به
    Onları götlerini kurtardıktan sonra bize nasıl bu kadar kızdıklarını anlayamıyorum. Open Subtitles لا أفهم سبب غضبهم عليه بعدما أنقذنا مؤخراتهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more