"غنيت" - Translation from Arabic to Turkish

    • şarkı
        
    • söyledin
        
    • söylemiştim
        
    • söylerken
        
    • şarkısını
        
    • söylemedim
        
    • şarkısı
        
    • söylediğimde
        
    • söylüyorsun
        
    şarkı söylersen sana ters ters bakarlar o yüzden kendi müziğini dinlersin. Open Subtitles كلا، الأشخاص الآخرون سيحدّقون بك إن غنيت .لذا ستستمع إلى موسيقاك الخاصة
    Az önce, bizi yağmur ormanlarının ruhuna tekrardan bağlayan bir şarkı söyledim. TED لقد غنيت الأغنية فقط لكي نتصل بروح الغابات الاستوائية.
    Sanırsam bu sabah için yeteri kadar şarkı söyledim. Open Subtitles أعتقد أننى قد غنيت لكم بما يكفى فى صباح أحد الأيام
    Ama dün gece dans ettin, şarkı söyledin ve her şeyi bıraktın. Open Subtitles ولكن ليلة البارحة، لقد رقصت و غنيت و أطلقت لنفسك العنان
    En yakın arkadaşım ve yeni gelini için bir şarkı söylemiştim. Open Subtitles لقد غنيت أغنية لأعز صديق ليّ وعروسته الجديدة.
    Ben solomu söylerken seyircilerle düpedüz bağlandık. Open Subtitles عندما غنيت مقطوعتي بمفردي شعرت بتواصل ملموس حقا مع الجمهور
    Bundan daha kötüsü sanırım sadece sekizinci sınıftayken bütün okulun önünde "Copacabana" şarkısını söylediğimde olmuştu. Open Subtitles اعتقد ان الشيىء الوحيد الاسوا حينما كنت فى الصف الثامن حينما غنيت كوبا كبانا للمدرسه كلها
    Ben dün gece "Bennie and the Jets"i söylemedim, değil mi? Open Subtitles يا الهي لقد غنيت 'بيني والشيست' الليلة الماضية؟
    Ama pek çok gece kulübünde şarkı söyledim. Open Subtitles لكنى قد غنيت فى العديد من الملاهى الليلية
    Onunla kavga etmem onun için şarkı söylemem ne fark eder ki? Open Subtitles إن تشاجرت معها أو غنيت معها، إن تسلقت الجبال معها، ما الفارق في ذلك؟
    Uzun şarkı söyledin , beni sevdiğini diyemezmiydin? Open Subtitles لقد غنيت كل هذه الأغنية الطويلة ،ألم تستطيع أن تقول ببساطة أنك قد أحببتنى؟
    Pazar okulunda o çocuklara şarkı söylediğimi hatırlamıyor musun? Open Subtitles تذكر ذلك الوقت عندما غنيت للأطفال في مدرسة الأحد
    İnanamıyorum, insanların önünde şarkı söyledim ve beni beğendiler. Open Subtitles لا أستطيع أن أصدق غنيت أمام الناس، وأنها تحبني.
    Wow, gerçekten Frank Sinatra Jr'la şarkısöyledin? Oh, harikaydı. Open Subtitles براين، هل غنيت مع المغني فرانك سيناترا الإبن؟
    Onun için bir kaç şarkı besteledim ve O da hoşlanınca, onları bir cdye kaydettim. Open Subtitles غنيت له بعض الأغاني, و بدا أنه يحبهم, لذا وضعتهم على أسطوانة
    Peygamberlerimizin tanrısı için bir ilahi söylemiştim. Open Subtitles وإله آبائنا, للمزامير قد غنيت.
    Ama bu akşam, siz şarkı söylerken Edith, oradaydım. Open Subtitles ولكن عندما غنيت, في هذه الليلة عدت إلى هناك من جديد...
    Haydi ama, patates şarkısını söyledim! Open Subtitles لكني غنيت لك أغنية : حشوة البطاطس
    Nashville'in yarısının önünde country söylemedim ki hiç. Open Subtitles لم يسبق لي أن غنيت أغنية ريفية أمام نصف "ناشفيلد" من قبل.
    "Termos şarkısı"nı söylediğin o kız olabilirim yeniden. Open Subtitles بهذا الفستان ذي الزهور الكثيرة قبل الوقت الذي غنيت لي أغنية الترمس
    Saçma şarkiyi son üç yıldır söylüyorsun. Open Subtitles لقد غنيت تلك الأغنيه الغبيه ه في الثلاثة أعوام الماضيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more