Ama diğer birçok sektörde olduğu gibi, bilgisayarlaşma her şeyi değiştirdi. | TED | ولكن كما هو الحال في العديد من الصناعات الأخرى، فإن الحوسبة قد غيرت كل شيء. |
Bir iletişim aracı verilmesi her şeyi değiştirdi. | TED | أعطائي وسيلة للاتصال غيرت كل شيء. |
Ben bayıldım buna. Bu yıldızlararası romantizm hakkında bildiğim her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | عشقتها غيرت كل شيء اعتقدت أنني أعرفه |
Defiance bendeki herşeyi değiştirdi... herşeyi. | Open Subtitles | ديفاينس غيرت كل شيء بالنسبة إلي. |
Rebecca kesinlikle katil olamaz. Bu kopya olayı da her şeyi değiştiriyor. | Open Subtitles | حسناً, (ريبيكا) بالقطع ليست القاتلة و هذهِ الأشياء المتعلقة بالغش غيرت كل شيء |
Her şeyimi değiştirdim. | Open Subtitles | غيرت كل شيء |
Vay be, gelmiş geçmiş en iyi Kral sensin! Her şeyi değiştirdin. | Open Subtitles | أنت أفضل ملك على الإطلاق لقد غيرت كل شيء |
Savaş her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | الحرب غيرت كل شيء. |
Bu hareketin her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | أفعالُكِ غيرت كل شيء |
Lena Dunham her şeyi değiştirdi! | Open Subtitles | واو لينا دونهام غيرت كل شيء |
- her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | أنها غيرت كل شيء |
her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | لقد غيرت كل شيء |
O kelimeler her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | هذه الكلمات غيرت كل شيء |
Eros her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | إيروس غيرت كل شيء |
her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | غيرت كل شيء |
her şeyi değiştirdi. | Open Subtitles | غيرت كل شيء. |
Seninle tanıştığım da onunla ciddi bir ilişkim vardı, fakat seninle geçirdiğim gece herşeyi değiştirdi. | Open Subtitles | ولكن تلك الليلة معك غيرت كل شيء |
Artık işler değişti. Savaş herşeyi değiştirdi. | Open Subtitles | -الأمور مختلفة الآن الحرب غيرت كل شيء |
Savaş her şeyi değiştiriyor. | Open Subtitles | الحرب غيرت كل شيء. |
Her şeyimi değiştirdim. | Open Subtitles | غيرت كل شيء |
Her şeyi değiştirdin Tommy. | Open Subtitles | أنت غيرت كل شيء يا (تومي) |