Kütüphanenin kapısı kilitlenmiyor. güvenli değil. | Open Subtitles | إن أبواب المكتبة غير محكمة الغلق ، و بالتالى فهى غير آمنة |
Burası hâlâ güvenli değil. Eve geri dönsek iyi olur. | Open Subtitles | انظروا ، انها لا تزال غير آمنة هنا وينبغي لنا العودة الى المنزل |
Bu yıldızlar arasında birçok gezegen var. Wraithler uyandı... hiçbir gezegen güvenli değil. | Open Subtitles | هناك كواكب كثيرة كلها غير آمنة |
Askerleri tehlikeden kurtarmak için güvenli olmayan bir yerden zorla geçirmek. | Open Subtitles | ترهيب حتى النهاية فرض حالة غير آمنة لتحرير الجنود من الخطر |
- Hayır. Senin yanında güvende değil. Onu seviyorsun, bu yüzden söylediğim şeyi yapacaksın. | Open Subtitles | "إنّها غير آمنة معك، إنّك تحبّها، ولهذا ستنفّذ ما أطلبه" |
Ama on gündür babanın casusları İşçiler Şehrini tehlikeli bir hale getirdi. | Open Subtitles | و لكن منذ عشرة أيام و وحشية أبوك جعلت مدينة العمّال غير آمنة |
Hanımefendi bu bina güvenli değil, açın lütfen. | Open Subtitles | سيدتي , البناية غير آمنة . أفتحي. |
- güvenli değil bu. - Ben bir balıkçıyım. | Open Subtitles | إنها غير آمنة أنا صيّاد سمك |
İyi. Fırtına anakaranın yüzde 70'ini etkileyecek demek istiyorum ve Atlantis de güvenli değil. | Open Subtitles | حسنًا، ستؤثر العاصفة في 70% من البر الرئيسي و (أتلانتيس) غير آمنة أيضًا |
Bu bölge güvenli değil. | Open Subtitles | هذه المنطقة غير آمنة. |
Ama senin için güvenli değil. | Open Subtitles | و لكنها غير آمنة لك |
Görüş alanı içerisi güvenli değil! | Open Subtitles | إلغاء ! المنطقة غير آمنة |
Keskin köşeler yok, güvenli olmayan balkonlar yok, havalı bir büyükbaba. | Open Subtitles | لا زوايا حادة لا شرفات غير آمنة وجداً رائع |
Bowtorch çalışanlarının adil ya da güvenli olmayan işyeri şikayetleri var mı bak. | Open Subtitles | أية شكاوى من موظفي بلوتورش يدّعون فيها أن بيئة العمل غير آمنة أو غير عادلة |
Evin güvenli olmayan bazı kilitli yerleri var. | Open Subtitles | هناك أجزاء من المنزل تعتبر غير آمنة |
- Hayır. Senin yanında güvende değil. Onu seviyorsun, bu yüzden söylediğim şeyi yapacaksın. | Open Subtitles | "إنّها غير آمنة معك، إنّك تحبّها، ولهذا ستنفّذ ما أطلبه" |
Hala güvende değil. | Open Subtitles | ما زالت غير آمنة |
- Dur! Üzgünüm ama sorunumuz var. Elimizde tehlikeli bir el bombası tutuyoruz. | Open Subtitles | اسف ، لدينا مشكلة هنا لدينا قنبلة يدوية غير آمنة |
Bunu alacaksın, ve güvensiz olduğunu uçak hakkında dırdır yapmayı keseceksin. | Open Subtitles | ستأخذ هذه, وستتوقف عن شكواك بأن الطائرة غير آمنة. |
güvensiz bir çevre yarattığı için üniversiteye grup davası açıyoruz. | Open Subtitles | سنرفع دعوى قضائية جماعية على الجامعة لإختلاق بيئة غير آمنة |
Birazdan gitmelisin, Karanlıktan sonra yollar pek tekin değil, | Open Subtitles | عليكم المغادرة فورا الطرقات غير آمنة ليلا |
B, C, D, E ve F bölümlerinde metan seviyesi tehlikeli düzeyde. | Open Subtitles | {\fs50\c#008008\3cFFE87C\4c\fnArabic Typesetting\fs26} مستويات غير آمنة من الميثان تم الكشف عنها في القطاعات: " B C D E F " |