Gerçek geliş sebebim, özür dilemek ki bu benim için hiç kolay değil yani diğer gece yaptıklarım için. | Open Subtitles | لكي نتمكن من الحديث جئت هنا بصدق لكي اعتذر وهو امر غير سهل بالنسبة لي |
İş bulmak kolay değil. daha kötü biri içinde çalışabilirdim nefret ettiğiniz bir yerde sırf sigortalı olduğunuz için durmamalısınız. | Open Subtitles | غير سهل أن احصل على وظيفة بالإضافة إلى ذلك, قد ينتهي بالعمل مع شخص أسوأ لا تبقى في مكان تكرهه فقط لأنه خائف |
Bütün olanlara maruz kalmamış jüri bulmak kolay değil. | Open Subtitles | غير سهل جلب محلفين غير قادرين على كشف كل هذه الأعمال |
Anne ve babanın ayrılması kolay değil. inan bana. bunu iyi biliyorum. | Open Subtitles | إنّه غير سهل متى الآباء يطلّقون |
kolay değil, adamım, kariyerin için risk. | Open Subtitles | ولكن ذلك غير سهل يارجل. تعريضمهنكبأكملهاللخطر! |
Güvenliği geçmek o kadar kolay değil. | Open Subtitles | غير سهل الحصول على واحد عبر الأمن |
Yüce tanrım, beş parasız olmak kolay değil. | Open Subtitles | ياللمسيح , الإفلاس غير سهل |
- Bu kolay değil. - O zaman konuşma bitti. | Open Subtitles | هذا غير سهل إذاَ انتهى الحوار |
Bu kolay değil. | Open Subtitles | هذا، غير سهل. |
Bu kolay değil. | Open Subtitles | هذا غير سهل. |
Bu kolay değil. | Open Subtitles | هذا غير سهل. |