Böyle yetersiz bir destek ekibiyle, olayları nasıl halledeceğiz? | Open Subtitles | بصحبة فريق دعم غير مؤهل كهذا كيف يمكننا القيام بأي شيء؟ |
Şimdi de kendimi yetersiz hissetmemi sağladı. | Open Subtitles | أوه ، الآن لقد جعلنى لتوه أشعر أنى غير مؤهل |
Ayyaş ve beceriksiz olduğumu, karımın şişko bir sürtük olduğunu! | Open Subtitles | اشياء,من قبل اني سكير,غير مؤهل وان زوجتي عاهرة وسمينة |
Daha kötü olan, benim beceriksiz olduğumu düşünmen. | Open Subtitles | ما هو أسوأ من ذلك أن كنت اعتقد انني غير مؤهل |
Bu da benim yarışmadan diskalifiye olduğum anlamına geliyor sizin değil çocuklar. | Open Subtitles | و ذلك يعني أنني غير مؤهل للمنافسة و ليس أنتم يا رفاق |
Başka bir adamın evinde yaşadın ve artık karım olmaya uygun değilsin. | Open Subtitles | لقد عاش أنت في منزل رجل آخر حتى انك غير مؤهل ليكون زوجتي. |
Ve benimle bu konuşmayı yapacak kadar da nitelikli değilsin. | Open Subtitles | وأنتَ حتى غير مؤهل لإجراء هذا الحوار معي |
İçten içe, orada olmanı haklı çıkarmaya yetecek kadar yetenekli, deneyimli veya kalifiye olmadığını biliyorsun ancak oradasın ve bir çıkış yolu bulman gerekiyor çünkü sadece öylece çıkamazsın. | TED | داخلياً، تعرف أنك لست ماهراً بما يكفي، وأنك قليل الخبرة، أو غير مؤهل بما يكفي لتبرير التواجد هناك، ومع ذلك فإنك هناك، وعليك التوصل إلى مخرج، لأنه لا يمكنك الخروج منه. |
Doktor ne kadar tecrübesiz olduğumun farkında mı? | Open Subtitles | هل الوثيقة علم فقط كيف غير مؤهل أنا؟ |
İşin doğrusu, kendini yetersiz göreceğini de ummuyordum değil. | Open Subtitles | في الحقيقة، ارغب بأن تشعر بأنك غير مؤهل جيدا |
Onu yetersiz ilan edip buradan yollamalıyız. | Open Subtitles | سنحصل على أنه غير مؤهل ومن ثم سننتهي من هنا |
Tanrı, yetersiz insanlar tarafından sorumluluktan kaçmak için hayal edilmiş görünmez sihirli bir arkadaştır. | Open Subtitles | الرب خيال مثير للسخرية تخيل كل شخص غير مؤهل يقلون بكل المسؤولية على صديق سحري غير مرئي |
Dünyada bu kadar kocaman ve aynı zamanda yetersiz hissettiren başka bir şey yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد شيء على وجه الأرض التي يجعلك تشعر كأنك كبير جداً وبالتالي غير مؤهل كل ذلك في نفس الوقت. |
beceriksiz bir memur son iki rakamı karıştırmış. | Open Subtitles | شخص أحمق غير مؤهل فى البنك قام بهذا |
Bu tür bir olay beceriksiz aşıklar tarafından olur, bekar ve yalnız olan biri, hiç gerçek ilişki yaşamamış biri, muhtemelen bakir ama asıl amacı seks değil. | Open Subtitles | هذا النوع من العرض يوضح لنا شخص عاشق غير مؤهل شخص أعذب ووحيد، لم يكن بعلاقة غرامية من قبل ربما أعذر، ولكنه لا يبحث عن الجنس |
Üçüncü kural, terbiyesiz veya kaba davranışlarda bulunanlar diskalifiye olacak. | Open Subtitles | قاعدة اللعبة ثلاثة، أي واحد يَعْملُ عديم الطعم أَو حركات فظّة سَيَكُونُ غير مؤهل. |
McNamara, bu kanoyu çıkartmazsanız diskalifiye olursunuz. | Open Subtitles | مكنمارا،حرّكُ هذا المركبِ خارجا أَو ستكون غير مؤهل. |
Her şeyle çok fazla bağlantılısın. Yönetmeye uygun değilsin. | Open Subtitles | أنت الآن بعيد للاتصال بأي شيء,أنت غير مؤهل للقيادة |
- uygun değilsin. - Doğum günün Perşembe. | Open Subtitles | أنت غير مؤهل عيد ميلادك الخميس |
Sen, nitelikli değilsin. | Open Subtitles | أنت غير مؤهل لذلك |
Ona kalifiye olmadığını söylemişler. | Open Subtitles | قالوا انه غير مؤهل , حاول العمل "موظفاً في مصنع "باولين... |
Doktor ne kadar tecrübesiz olduğumun farkında mı? | Open Subtitles | هل الطبيب مدرك كم انا غير مؤهل لهذا؟ |