"غير متأكد" - Translation from Arabic to Turkish

    • emin değilim
        
    • emin değilsin
        
    • emin değildim
        
    • emin değil
        
    • emin değilseniz
        
    • tam olarak
        
    • emin olamadım
        
    • anlamış değilim
        
    - Bak, emin değilim... - Oh, emin değilmiş. Afalladım. Open Subtitles انظر انا لست متأكدا اوه انه غير متأكد انا مندهش
    Orada takılı kalırsak ne kadar memnun olacaklarından emin değilim aslında. Open Subtitles لكنني غير متأكد من رد فعله إذا اضطررنا للبقاء هناك لفترة
    Bu kötü. Çok kötü. Bunu tamir edebileceğimden emin değilim. Open Subtitles هذا سئ انا غير متأكد من قدرتى على اصلاح هذا
    20 yıl geçtikten sonra dahi hala kim olduğumdan emin değilsin. Open Subtitles حتى بعد 20 سنة أنت لا تزال غير متأكد من أنا
    Burada ne bulabilirdim, emin değildim ama bu cinayet bana geçişi sağladı. Open Subtitles ما يمكن أن أجده هنا, كنت غير متأكد منه, لكن جريمتي وفّرت لي الدخول.
    Gayrı meşru olmadığından bile % 100 emin değil. Open Subtitles حتى أنه غير متأكد من كونه ولد شرعي 100 في المئة
    Ama şu anda nerede olduğunu bile bildiğine emin değilim. Open Subtitles لكني غير متأكد إذا ما كان يعرف أين هو الآن
    Neden istediklerinden pek emin değilim ama yaptık yine de. TED أنا غير متأكد من السبب ، ولكننا قمنا به على كل حال.
    Hâlâ ne olacağımdan tam emin değilim, ama benimle gurur duyacaksınız. Open Subtitles انا غير متأكد ماذا سأصبح و لكننى سأجعلكم تفخرون بى
    Ama şu anda bundan bahsetmek istediğimden emin değilim. Open Subtitles أنا فقط غير متأكد من أنى أريد الحديث عن هذا فى هذه اللحظة المحددة
    -Sonuç bölümünden emin değilim. -Eminim harikadır. Open Subtitles فأنا غير متأكد من النهايات اراهن إنه رائع
    Bundan emin değilim. Çok tehlikeli. Open Subtitles أنا حقاً غير متأكد من ذلك هذه طريقة خطرة جداً
    Senin içinde ne gördüğümden emin değilim ,hilelerinden başka. Open Subtitles أنا غير متأكد مما أعرفه عنك الآن وعن خدعك.
    Bu kristallerden hangisinin patlamayı kontrol ettiğinden emin değilim. Open Subtitles أَنا غير متأكد أي من هذه البلورات تسيطر على المتفجرِ.
    Hayatta emin olduğum tek şey çikolata idi ve artık hiç de emin değilim. Open Subtitles الحلويات هي الشيء الوحيد الذي كنت متأكد منها والآن أنا غير متأكد أبداً
    - emin değilim. Tüm sistem yeniden başlatılıyor. Open Subtitles انا غير متأكد النظام بأكملِهِ يُعيد التشغيل
    Hala neden burada olduğumuzan emin değilim, ama... bir arkadaşım kısa süre sonra orada olacak. Open Subtitles نعم لازلت غير متأكد من سبب وجودنا هنا من المفترض أن يأتي صديقي قريباً
    Bilmediğinden mi emin değilsin, yoksa sadece emin mi değilsin? Open Subtitles أنت غير متأكد إنك لا تعلم؟ أو إنك مجرد غير متأكد؟
    Seni koklama mesafesine gelene kadar tam emin değildim ama. Open Subtitles ولكنني كنت غير متأكد حتى اقتربت منك لاشتمامك
    Şoför onu ne zaman topladığından emin değil. Open Subtitles والسائق غير متأكد من أين قام بأخذ تلك القمامة
    Belirsizlik çok kötü bir şeydir. Evrimsel olarak kötüdür. Eğer onun yırtıcı bir hayvan olup olmadığından emin değilseniz, çok geç. TED الآن، الشك شيء سيء للغاية. إنه من الناحية التطورية هو أمر سيئ. إذا كنت غير متأكد أن ذلك مفترس، سيكون الأمر متأخرا جدا.
    Beğenmediğiniz ya da tam olarak anladığınıza bir türlü emin olamadığınız bir işte mi çalıştınız? TED هل كان قيامك بعمل غير متأكد من أنك ستنال فيه حقك من التفهم والتقدير؟
    Nasıl hissedeceğinden emin olamadım. Open Subtitles أنني غير متأكد حول شعورك بأنني ذاهب بعيداً
    Hâlâ gecenin bu saatinde konuşma yapmamın mantığını tam olarak anlamış değilim. Open Subtitles لازلت غير متأكد من أن مخاطبة الأمة سيكون لها جدوى الليلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more