"غير معتاد على" - Translation from Arabic to Turkish

    • alışık değil
        
    • alışkın değil
        
    • alışık değilim
        
    • tuhaf bir his
        
    Böyle şeylere alışık değil. Hadi kostümünü giy Wilbur. Open Subtitles . إنه غير معتاد على ذلك . إذهب وضع أغراضك
    Gördünüz, Teğmen Lawrence halkım patlayıcılara ve makinelere alışık değil. Open Subtitles انت تفهم ،الملازم لورنس ان شعبى غير معتاد على هذه المتفجرات والالات
    Bu yeni dünyaya alışık değil. Open Subtitles انه غير معتاد على هذا العالم الجديد
    - İçkiye alışkın değil galiba. Open Subtitles يبدو أنه غير معتاد على شرب الخمر.
    Emir almaya alışkın değil. Open Subtitles القائد غير معتاد على تلقي الأوامر
    Değil ama bu ortak soruşturma çabalarına pek alışık değilim de. Open Subtitles لا، انه ليس كذلك، انا فقط غير معتاد على تلك الجهود المشتركة
    - İyi ama buna alışık değilim. - Biraz gayret etmelisiniz. Open Subtitles .ولكنني غير معتاد على شيءكهذا يجب أن تصرف بعض الجهد على ذلك
    Hücrede yanımda olmaması çok tuhaf bir his. Open Subtitles لا زلت غير معتاد على البقاء في الزنزانة بدونه
    İnsanların arasında olmaya alışık değil. Open Subtitles انه غير معتاد على التواجد مع الناس
    Pozitif ilgile alışık değil misin? Open Subtitles غير معتاد على الإهتمام الإيجابي ؟
    - Bak bazılarımız böyle durumlara alışkın değil. Open Subtitles -اسمع ... بعضنا غير معتاد على مثل هذه الأمور
    Böyle konuşmalar yapmaya alışık değilim. Open Subtitles الان .. انا غير معتاد على إعداد مثل هذا النوع من الخطابات
    Hâlâ böyle şeylere alışık değilim. Open Subtitles لازلت غير معتاد على هذا الشيء، أتعرفين
    Sadece bu tip işler yapmaya alışık değilim. Open Subtitles أنا فقط غير معتاد على هذه الأمور
    Hücrede yanımda olmaması çok tuhaf bir his. Open Subtitles لا زلت غير معتاد على البقاء في الزنزانة بدونه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more