"فاز في" - Translation from Arabic to Turkish

    • kazandı
        
    • kazanırsa
        
    Çaylak bir sürücüm var. Adı Jimmy Bly. 5 yarış kazandı. Open Subtitles لدي سائق صاعد ، اسمه جيمــي بلاي فاز في خمسة سباقات
    Washington meydanında tam bunu yaparak birçok oyun kazandı. Open Subtitles لقد فاز في الكثير من المباريات في ساحة واشنطن بفعله ذلك بالضبط
    Ama eski güzel insan zekası zamanla kazandı. Open Subtitles . لكن الإبداع الإنساني القديم الجيد فاز في النهاية
    Peki ya 10,000 de 1 şansla kazanırsa ne olur? Open Subtitles ولكن ماذا لو فاز في 1 من أصل 10000 فرصة؟
    Turnuvayı kazanırsa, kazanacağı beş milyon dolarlık ödülü kaybettiği yoldaşının dul eşine bağışlayacakmış. Open Subtitles إذا فاز في المباراة, فإنه سيتبرع بالخمسة ملايين دولار لصالح أرملة صديقه المتوفى.
    Ve eğer bu maçları kazanırsa, ünvan için tekrar maça çıkmasını garanti edeceksin. Open Subtitles وإذا فاز في تلك النزالات تضمن له مباراة ثأر للفوز باللقب
    Aynı partiden katılan Al Gore karşısında Başkanlık yarışını kazandı. Open Subtitles لقد فاز في سباقه الرئاسي مع رفيق دربه السيناتور آل غور
    Peru'nun kaybettiği toprakları geri alma sözü vererek kazandı. Open Subtitles لقد فاز في الانتخابات بأغلبية ساحقة لأنه وعد ان يرجع البيرو كما كانت للناس
    Kısa süre önce Gun Gale Online'da bir GGO turnuvası kazandı. En güçlü oyuncuyu belirlemek için ekim ayında yapılmıştı. Open Subtitles ،"GGO"لقد فاز في عاصفة البندقية على الأنترنت والتى يُشار إليها بـ وقد عُقدت في أكتوبر، لكي يتم تحديد اللاعب الأقوى
    Wong Tung on kez ard arda kazandı. Open Subtitles جيرو وينج تشون فاز في عشر مباريات متتالية
    Daha fazla para isteyip turnuva kurucularının canını sıkan Fischer dikkate değer bir şekilde 8 maç üst üste kazandı. Open Subtitles فيشر الذي يطالب بمزيد من المال تسبب بغضب اللجنة المنظمة لقد فاز في 8 مباريات على التوالي
    Evet, doğru, balık kancası şeklinde vuruşuyla o kazandı. Open Subtitles نعم، صحيح، فاز في المعركة . بسبب مناورة الخطاف
    Bu çocuk daha yeni büyük bir dövüş kazandı, ve şu an tam ateşli döneminde. Open Subtitles هذا الرجل لتوه فاز في قتال قوي ولدية الكثيرُ من النشاط في داخلة حاليا
    Dün seçimleri kazandı ve bugün Our World'ü inşa ediyor. Open Subtitles فاز في الانتخابات أمس، واليوم يقوم ببناء عالمنا
    Ben de. O anda anlıyorum ki ahtapot kol yarışını kazandı, çünkü bende kalmadı, onun hala 6 tane var. O gün şahit olduğum şeyi açıklayabilmemin tek yolu ahtapotun oyun oynamakta olduğu, ki bu, altı üstü bir omurgasız için çok karmaşık bir davranış. TED وثم ألاحظ أن الأخطبوط فاز في مسابقة رفع اليد لأنه لديه ست أيدي وأنا نفدت أيدي ولكن الطريقة الوحيدة التي أستطيع أن أصف فيها ما كنت أرى هو أن الأخطبوط كان يلعب والذي يعتبر تصرف نادر لمجردي اللافقاريات
    Peter için mi? Eğer temyizi kazanırsa, evet. Open Subtitles لـ ـ (بيتر) ـ ، نعم ، إن فاز في الاستئناف
    Onu da kazanırsa Kuzey ve Güney Amerika'nın en iyileriyle dövüşecek. Open Subtitles ‫"(رينو)"‬ rlm; ‏‏إن فاز في تلك الاختبارات، سينتقل لمواجهة rlm;

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more