bilim insanları her zaman düşünme ve keşfetme süreçlerinin bir parçası olarak resimler oluşturdular. | TED | فالعلماء دوماً قاموا بتصوير الامور كجزء من ابحاثهم العلمية |
Birçok fay ortaya çıkmaz ancak bilim insanları orada olduklarını bilirler. | Open Subtitles | العديد من الشقوق لا تظهر على السطح، ومع ذلك فالعلماء يعرفون مواقعها. |
Örneğin, bilim insanları bu günlerde kök hücre kullanarak kan hastalıklarını tedavi etmektedirler, lösemi gibi. | TED | على سبيل المثال ، فالعلماء حالياً يستخدمون الخلايا الجذعية لمعالجة المرضى المصابين بأمراض الدم كسرطان الدم . |
bilimciler de estetiği önemsemeye başlıyor. | TED | فالعلماء بدأوا يعتقدون في الجماليات |
Ve bu harikaydı çünkü olayın başlangıcında bir özür festivali oldu -- nasıl diyeyim, bilimciler tasarımcılara şöyle diyordu, stil nedir bilmiyorum, çok zarif değilim. | TED | و كان ذلك رائعا، لأنه في البداية كان هناك "مهرجان الإعتذار" فالعلماء كانوا يقولون للمصممين، لست متأكدا من الطراز و الستايل، أنا لا أفهم في الأناقة |