Bu bir mazeret olamaz. Kazayla veya değil, masum bir kız öldü. | Open Subtitles | هذا ليس عذراً فتاة بريئة ماتت ، حادث أم لا |
O masum bir kız! Bak, beni tanıyorsun, böyle şeyler yapmam ben. | Open Subtitles | إنها فتاة بريئة , أنظرى أنت تعرفينى , هذا ليس ما أقوم به. |
Benim yerimde olsaydınız ve eliniz Masum bir kızı kurataracak olsa? | Open Subtitles | ، إذا كُنت مكاني وكانت يدك أو حياة فتاة بريئة ؟ |
Bu adam kendi ofisine bir paket gönderip... şüphelenmememiz için Masum bir kızı öldürdü. | Open Subtitles | أرسل هذا الرجل طرداً لمكتبه الخاصّ وقتل فتاة بريئة ليضلّلنا |
Bana onun içinde masum bir kızın sıkışıp kaldığını mı söylemek istiyorsun? | Open Subtitles | أتحاول أن تقول أن هناك فتاة بريئة محبوسة في الداخل بمكان ما؟ |
Ve lanet bir hediye almaya çalışan masum kız var. Neler dönüyor böyle? | Open Subtitles | فتاة بريئة كانت تشتري هدية وحسب أعني, عمّا هذا الأمر؟ |
Sen masum bir kızsın ve onun tarafından alıkonulmanı, bir şeyler için zorlanmanı istemiyorum çünkü bir gelecek olduğuna inanıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ فتاة بريئة ولا أريدك أن تتخلي عن نفسك له وأن تستسلمي لأى شيء ، لإعتقادك أنه هُناك مُستقبل |
masum bir kız gözyuvarını kullanmaktan yorulmuş bu yüzden Lacey onun gözünü çıkarmaya çalışmış. | Open Subtitles | حسنا فتاة بريئة تعبت من استخدام عينيها لذلك ليسي حاولت اخراجها من اجلها |
masum bir kız için hat kendimizi koymak biz öldürülmüş düşündüm. | Open Subtitles | نحن وضعنا انفسنا فى خطر من اجل فتاة بريئة نحن فكرنا انها قد قُتلت |
Dün gece sırf hayatına girdiğin için masum bir kız iradesi dışında ameliyat edildi. | Open Subtitles | ليلة أمس تم استئصال طُحال فتاة بريئة رغمًا عنها |
Fernack, eğer yaparsam, masum bir kız Ölecek | Open Subtitles | فيرناك، إذا فعلت ذلك، فتاة بريئة سوف يموت. |
Senin yüzünden az daha masum bir kız ölecekti. | Open Subtitles | فتاة بريئة كادت أن تموت بسب أعمالك |
Daha biriyle yatmamış Masum bir kızı öldürmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن ادع تلك الكائنة الشيطانية تقتل فتاة بريئة و لطيفة التي لم تتغازل بعد |
Masum bir kızı kandırıp buraya getirebileceğini ve seni bulamayacağımı mı sandın? | Open Subtitles | إعتقدت إنك ستجلب فتاة بريئة هنا وأنا لن أجدك؟ |
Lanet bir silah ticareti için Masum bir kızı mı öldüreceksin? | Open Subtitles | وأعدك بألاّ يكون ذاك سهلاً ستقتل فتاة بريئة لأجل صفقة سلاح لعينة؟ |
Bu adam kendi ofisine bir paket gönderip şüphelenmememiz için Masum bir kızı öldürdü. | Open Subtitles | أرسل هذا الرجل طرداً لمكتبه الخاصّ وقتل فتاة بريئة ليضلّلنا |
Evet, bir kaçık, elindeki silahı masum bir kızın kafasına doğrultmuştu. | Open Subtitles | واقف أشاهد . . شخص شرير وهو مصوب السلاح إلى رأس فتاة بريئة |
Evet, bir kaçık, elindeki silahı masum bir kızın kafasına doğrultmuştu. | Open Subtitles | واقف أشاهد . . شخص شرير وهو مصوب السلاح إلى رأس فتاة بريئة |
Tüm dünyada tanıdığım en güzel en saf ve en masum kız sensin. | Open Subtitles | في كل هذا العالم الواسع أنتِ أجمل فتاة بريئة و نقية قابلتها |
Sadece masum bir kızsın. | Open Subtitles | أنت مجرد فتاة بريئة |
Bu öyküyü bir kandırmaca gibi kullanıyoruz; insan kaçakçılığı, masum bir kıza kötülük yapan kötü bir adamdır. | TED | نستخدم تلك القصة لنقنع أنفسنا أن الاتجار بالبشر متمثل في رجل سيئ يسيئ معاملة فتاة بريئة. |
Masum bir kızdan yararlanmanın ne kadar yanlış olduğunu söyle ona. | Open Subtitles | . قولي له كم هو خطأ أن يستغل فتاة بريئة |