"فتات الخبز" - Translation from Arabic to Turkish

    • ekmek kırıntıları
        
    • ekmek kırıntısı
        
    • ekmek kırıntılarını
        
    • Kırıntı
        
    • Ekmek kırıntısından
        
    • ekmek kırıntılarıyla
        
    • ekmek kırıntılarından
        
    İlk başta kurşun kalem izlerini yok etmek için ekmek kırıntıları kullanılıyordu ve sonra silgi ve ponza. TED في البداية، كان فتات الخبز هو ما يستخدم لمحو علامات قلم الرصاص ولاحقًا استخدم المطاط والحجر الخفاف.
    Bu, ekmek kırıntıları için kavga eden bir grup güvercin. Open Subtitles ومجموعة الحمام هذه يتحاربون من أجل فتات الخبز
    Yolumu bulmak için ekmek kırıntısı serpmeliyim. Open Subtitles سأترك آثارا من فتات الخبز فى كل مره أدخله فيها
    Tümör yok, ve küçük radyoaktif vardır tohumlar ... (Nefes alıp derin ) tür aşağı döşeme gibi ekmek kırıntısı bir yolu. Open Subtitles هذا هو الورم و هذه هى الجزيئات المشعه الصغيره التى تشبه مسار من فتات الخبز
    ekmek kırıntılarını temizlemek istersen şurada el süpürgesi var. Open Subtitles يوجد شفاطة غبار هناك إذا أردت تنظيف فتات الخبز
    Hayır. Bırakalım da ekmek kırıntılarını izleyip bana gelsin. Open Subtitles كلا، دعها تتبع فتات الخبز لتأتي إلى
    Sen aldın diye, ben de bir tane aldım. Bir somun Kırıntı yemek gibi bir şey. Open Subtitles تطلبون البيرغر، فأطلب البيرغر، أشبه بتناول فتات الخبز
    Ekmek kırıntısından daha iyidir. Hadi gidelim. Open Subtitles هذا افضل من فتات الخبز هيا لنذهب
    ekmek kırıntıları gibi, sesler bizi çetenin ön kapısına götürüyor. Open Subtitles تتبعهم مثل فتات الخبز إلى الباب الأمامي للعصابة
    - ekmek kırıntıları bırakıyor. - Onu bulmamızı istiyor. Open Subtitles إنها تسقط فتات الخبز تريدنا أن نأتي لأخذها
    Emniyet teşkilatına yol göstermek için yola ekmek kırıntıları atsaydın bari. Open Subtitles كان بوسعك أن تسقط خلفك أثراً من فتات الخبز يقود الشرطه إلى بابنا
    Radyoaktif ekmek kırıntıları misali. Bu şekilde kimin yaptığını bulabiliriz. Open Subtitles مثل فتات الخبز المشع هذا سيقودنا لمن يفعل ذلك
    ...bazen hemen fark edilebilecek yeni kazılmış bir mezar olur ama saldırgan bizim için bir yerlere ekmek kırıntıları bırakır. Open Subtitles احيانا، تكون واضحة كقبر محفور حديثا لكن فى مكان ما الجانى ترك لنا فتات الخبز
    Etin üzerine ekmek kırıntıları ve eritilmiş tereyağı serpiştirin. Open Subtitles اشعل لحم العجل مع فتات الخبز و أذب الزبدة.
    Burada bir sürü ekmek kırıntısı var. Open Subtitles لدينا الكثير من فتات الخبز هنا
    Sanki bu mekânda normal bir şey var da. Arkanızda ekmek kırıntısı bırakmayı unutmayın, olur ya kaybolursunuz falan. Open Subtitles هذا ان كنت محقا في وجود غرفة سـرية - واستخدم فتات الخبز حتى لا تتوه -
    Marco'ya peynirli makarnanın üzerine fazladan ekmek kırıntısı koymasını bile söyledim. Open Subtitles حتى أنني جعلت (ماركو) يضع المزيد من فتات الخبز على طبقكِ.
    Bırakalım da ekmek kırıntılarını izleyip bana gelsin. Open Subtitles دعها اتبع فتات الخبز بالنسبة لي.
    Yolumu bulmak için ekmek kırıntılarını kullanırım. Open Subtitles أستخدم فتات الخبز لإيجاد طريقي
    Sadece ekmek kırıntılarını takip etmelisin... Open Subtitles كان علي فقط أن أتتبّع فتات الخبز.
    Biliyorum çünkü Kırıntı döküp tost teri bırakmışsın. Open Subtitles و أعلم هذا لانك غادرت و تركت بعضا من بقايا فتات الخبز و قطرات العرق
    Aynı zamanda paçalı donumu giyer,Ekmek kırıntısından izler de bırakırım. Open Subtitles سأترك أثر فتات الخبز على سروالي
    Bu nedenle yolunu ekmek kırıntılarıyla işaretlemen gerekirdi. Open Subtitles ... لهذا يجب أن تضع فتات الخبز عند ذهابك . حتى لا تضل الطريق
    Zalim bir baba tarafından ormana terk edilen iki çocuk, ...ekmek kırıntılarından yapılmış yolu izler. Open Subtitles طفلين اقتيدا إلى الغابة بواسطة الأشرار و الأب، يتبع أثراً قليلاً من فتات الخبز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more